Lisanssız elektrik patinaj yapıyor
Lisanssız elektrik üretimi çalışmaları yerinde sayıyor. Elektrik dağıtım şirketleri, kanunen 45 günde sonuçlandırması gereken lisanssız elektrik başvurularında bu süreyi 5 aya kadar uzattı.
Lisanssız Elektrik Üretimi Derneği (LİDER) Başkanı Yalçın Kıroğlu, Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği (EGAD) üyeleriyle İstanbul`da bir araya geldi. Toplantıda, lisanssız elektrik üretimi faaliyetlerinde gelinen son durum ile sorunlar ve çözüm önerileri ele alındı. 2023 yılına varmadan, Türkiye`deki elektrik tüketiminin yüzde 6`sının lisanssız güneş enerjisinden karşılanacağı öngörüsünde bulunan Kıroğlu, bunun bugünkü rakamlarla yılda 15 milyar kWh`a yakın bir elektrik anlamına geldiğine dikkat çekti.
İLGİ BÜYÜK, GÜNEŞ GÖZDE KAYNAK
Yalçın Kıroğlu, lisanssız elektrik üretimi için yılsonuna kadar 3 bin adet başvuruya ulaşmayı beklerken, başvuru sayısının şimdiden 3715`i bulduğunu açıkladı. Kıroğlu, "Yıl sonuna doğru 4500 başvuruya ulaşılırsa şaşırmayacağız. Özellikle, güneş enerjisine inanılmaz ilgi var" dedi. Kıroğlu`nun verdiği bilgiye göre, toplam olumlu başvuru sayısı 1604 olurken, henüz incelenmeyen 1690 başvuru var, 721 başvuru ise incelemede. Olumlu başvurularda toplam 1000 MW düzeyi aşıldı. Değerlendirmedekilerle birlikte bu rakam yaklaşık 2000 MW`nin üzerinde.
DEVREYE ALINAN SADECE 62 TESİS
Lisanssız elektrik üretimine gösterilen yoğun ilgiye rağmen şu ana kadar üretime geçirilebilen tesis sayısı sınırlı. Halen 58`i güneşe dayalı, 62 adet lisanssız elektrik üretim sistemi devrede. Bunun kurulu güç karşılığı ise 26 MW. Birkaç hafta içerisinde üretime başlaması beklenen 37 tesis bulunuyor. Böylece işletmedeki lisanssız projeye sayısı 99`a, kurulu güç de 43.3 MW düzeyine ulaşacak. Yalçın Kıroğlu, bu verilerden yola çıkarak önümüzdeki döneme ilişkin beklentilerini şöyle sıraladı: "Yıl sonunda sektör 100 MW sınırını geçecek. Peki bu sonuca nereden ulaşıyoruz? Şu anda kabul almak için başvuran toplam proje sayısı 668`e çıktı. Bunların kurulu güç karşılığı ise 425 MW. Her şeye rağmen 2014 kapanışını belki düşük bir rakamla yapacağız ama önümüzdeki yılın ilk birkaç ayı içinde bu kapasitenin birkaç katına çıkacağını söylemem mümkün."
30 MİLYON EURO`LUK YATIRIM İŞLETMEDE
LİDER yönetimi, lisanssız elektrik üretimi için yapılan yatırımların mali tutarına ilişkin tahminlerini de paylaştı. Buna göre şu anda devredeki 26 MW`lik tesislerin yatırım tutarı 30 milyon Euro. Önümüzdeki günlerde 43.3 MW`lik kurulu güce ulaşılınca bu tutar 50 milyon Euro`yu bulacak. Yıl sonunda hedeflenen 100 MW`lik kurulu güç ile yaklaşık 120 milyon Euro`luk toplam yatırım tutarına ulaşılacak.
SÜREÇ ÇOK YAVAŞ İLERLİYOR
Yalçın Kıroğlu, yoğun ilgiye rağmen sürecin yavaş ilerlemesinden rahatsız: "Kabul için yapılan 668 başvurunun 184`ünü onayladıysanız ve hâlâ incelemede bir sürü proje varsa yavaş gidiyorsunuz demektir. Ama onlara da hak veriyoruz. Birkaç kişilik ekibiniz var, ne kadar başvuru geleceğini bilmiyorsunuz. Yoğun başvuru gelince ekibi artırıyorsunuz. En büyük sorun, başvuruların bu kadar hızlı büyüyeceğini düşünmemiş, planlamamış olmaları. Örneğin MERAM dağıtım bölgesinde bu süreçte başvurular patladı, çatladı. Çünkü güneşin en verimli olduğu bölge burası. Önümüzdeki dönemde TEDAŞ`a 1000 tane daha onay başvurusu gelirse ne olacak?"
BOŞ YERE 14 MİLYON HARCADILAR
Sistemdeki aksaklıklar nedeniyle başvurusu olumsuz sonuçlanan girişimcilerin boş yere para harcamış olduğunu ifade eden Yalçın Kıroğlu, "Başvuru başına aşağı yukarı yaptığı masraflar 20 bin TL. Bu da reddedilen 721 adet başvuru sahibinin 14 milyon liralık bir fuzuli kayıp yaşadığı anlamına geliyor. Oysa dağıtım şirketleri hat ve trafo kapasitelerini şeffaf şekilde açıklayabilseler, olumsuz başvuruyu hiç kimse yapmaz" dedi.
MERAM YAVAŞ, BAŞKENT, TRAKYA VE ULUDAĞ HIZLI
Geçen ay MERAM bölgesinde 200`ün üzerinde projenin "hat kapasitesi uygun değil" gerekçesiyle reddedildiğini vurgulayan Kıroğlu "O zaman en baştan başvuruyu almayın, masraf da yaptırmayın. Çünkü başvuru dosyasında zaten bağlantı noktası, bağlamak istediği kapasite falan, yani her şey var" diye konuştu. Bazı dağıtım şirketlerinde süreçlerin daha iyi işlediğini belirten Kıroğlu, buna Başkent, Trakya ve Uludağ EDAŞ`ları örnek gösterdi.
ÇATI TİPİNDE SORUN BÜYÜK
Türkiye güneşten su ısıtma sistemlerinde dünya ikincisi. Oysa lisanssız elektrikte çatı tipi, konutlarla ilgili başvuru yok denecek kadar az. LİDER Başkanı Yalçın Kıroğlu bunu süreçlersı uzunluğuna bağlıyor: "Örneğin İstanbul`da çatıya sistemi 1.5 günde kurduk, izin süreci tam 8.5 ay sürdü. Çatı projesi, statik hesaplamaları falan isteniyor. Eski konutlarda öyle bir proje yok ki. Belediye çatıyı onaylamıyor, Yapı Denetim Firması`na gitmeniz gerekiyor. Yatırımcının çatıyı yeniden projelendirip detaylarını satın alması gerekiyor. İnşaat Mühendisleri Odası görev bizde değil diyor. Dolayısıyla buna pratik bir çözüm getirilmesi gerekiyor. Eğer mevzuatı geliştirebilirsek Türkiye çatıdan elektrik üretiminde de dünyada ilk sıralarda yer alabilir."
İMAR SÜREÇLERİ 8 AYI BULUYOR
Yalçın Kıroğlu`na göre lisanssız üretimin önündeki en büyük engellerden biri de imar sorunu. Şu anda projeleri ilgili belediyeden imara işletmek gerekiyor. Ama bu konuda belediyeler birbirinden farklı uygulamalar yapabiliyor. Bazı belediyeler sanki sıfırdan yeni bir bina yapılıyormuş gibi muamele ediyor. Süreç 90 günden fazla zaman alıyor, bazen 6-8 aylara varacak şekilde uzayabiliyor. Kıroğlu`nun önerileri şöyle: "Lisanssız elektrik üretim projeleri imara tabi tutulmasın. Çünkü bunlar taşınabilir sistemler. Yatırımcı taşımak isterse bir gün içinde söküp başka bir yere sevkedebilir. Avrupa`da uygulama böyle değil. Bizde de sadece belediyeye bilgi verilsin. Bu bilgi de yatırımcı tarafından değil, projenin koordinatlarını haritasını elinde bulunduran Bakanlık tarafından bildirilsin. Bunu çözersek süreci çok hızlandırmış olacağız."
ÇATI ONAYI MALİYETİ ÜÇE KATLIYOR
Bir evin çatısına 3-4 kW`lık sistem kurmanın maliyeti yaklaşık 12 bin TL. Çatı projesi ise 20 bin TL. Bu da yatırımın 32 bin TL`ye çıkmasına yol açıyor. O zaman güneşe dayalı çatı sistemi kurmak fizibıl olmuyor. Sistem kendisini 6-7 yılda amorti edebilecekken, proje onay süreçlerinin maliyetiyle bu süre bir anda 20 yılın üzerine çıkıyor.
İŞLEMLER TEK NOKTADA TOPLANSIN
Bakanlıklar arası koordinasyon eksikliğinin had safhada olduğunu belirten Kıroğlu, lisanssız elektrik üretimiyle ilgili bir koordinasyon merkezi oluşturulmasını istedi. Kıroğlu, "İşler bir merkezden koordine edilsin. Yatırımcı belediyeye gitmesin. Bir internet sitesinden başvursun. O siteden işlemini takip etsin. Sorunlarıyla ilgilenen yerin çözüm yetkisi olsun" dedi.
KAPASİTELER İNTERNETTEN AÇIKLANSIN
Aslında herhangi bir EDAŞ`ın lisanssız üretim başvurusunu reddetme hakkı ve yetkisi olmadığını savunan Yalçın Kıroğlu, “Pratikte bu red kararlarıyla 14 milyon TL`yi çöpe attık. Gelin bir 14 milyon TL`yi daha çöpe atmayalım. Bunun çözümü şeffaflıkta. TEİAŞ ve EDAŞ`lar trafo dağıtım merkezleri ve hat kapasitelerini web sitelerinden açıklasınlar. Bunu her gün de güncelleybilirler. Avrupa`da internet üzerinden başvurup üç günde cevap alınabiliyorken bizde bunun 5 ay gibi bir zaman alması bir değişiklik ihtiyacı olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
ÇED GERÇEKTEN GEREKSİZ
Lisanssız üretimdeki yavaşlağın tipik nedenlerinden biri de ÇED`le ilgili. Bu başvurularda ÇED gerekli değildir belgesi de isteniyor. "Oysa" diyor LİDER Başkanı Kıroğlu, "2 MW`ye kadar olan elektrik sistemleri zaten ÇED`e tabi değil. Buna rağmen, ÇED gerekli değildir belgesi talebiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`na başvuru gerekiyor. Bu belge bazen 2 günde bazen 12 günde çıkıyor."
NEDEN GÜNEŞE İLGİ ARTIYOR?
Yalçın Kıroğlu, lisanssız üretim için neden güneşin ilgi gördüğünü şöyle anlattı: “Güneş cazip bir enerji kaynağı. Çünkü kurulum maliyetleri geçtiğimiz yıllara göre çok büyük oranda düştü. Güneş yatırımları 7-8 yıllar civarında kendini amorti edebilecek hale geldi. Artı, bazı komponentler Türkiye`de üretilmeye başlandı. 20`ye yakın panel üreticisi var. Güneşin bir kolaylığı da istenilen kapasitede yapılabiliyor olması. 100 kW`lık yapıp, daha sonra modül modül büyütebiliyorsunuz. Rüzgâr ise baştan iyi planlanması gereken bir yatırım, çünkü sonradan büyütemiyorsunuz. Büyütmek isteseniz de çok zor.”
RÜZGÂR LİSANSSIZ DA ESİYOR
Yalçın Kıroğlu’nun verdiği bilgiye göre lisanssız üretimde bundan böyle rüzgara dayalı başvurular da dikkat çekecek. Geçtiğimiz haftalarda 2.5 MW rüzgar lisans başvurusunun TREDAŞ`tan onay aldığını elirten Kıroğlu “Bu hafta BEDAŞ`tan 2.5 MW`lik bir onay gelecek. Arkasından UEDAŞ`tan bekliyoruz, Çanakkale`de iki farklı şirketin 2.5`er MW`lik rüzgâra dayalı lisanssız için başvuru yaptığını biliyoruz. Rüzgârda proje sayıları az ama kapasiteler büyük olacak” dedi.
FİNANSMAN SORUNLARI ÇÖZÜLÜYOR
Bankalar ve finans kuruluşları, lisanssız projeler için uzmanlardan kontrolörlük, danışmanlık hizmeti alıyor. Hem leasing firmaları hem de bankalar direkt kredi vermek üzere lisanssız projelere giderek daha çok ilgi duymaya başladı. Yüzde 20 özsermaye yüzde 80 kredi ile proje finansmanı modeli de geliştirilmeye başlandı. Üretim kaybını da içeren sigorta uygulamaları da devrede. Bu hem banka ve finans kuruluşlarının elini rahatlatıyor, hem de yatırımcı açısından büyük kolaylık sağlıyor.
RAKAMLARLA LİSANSSIZ ELEKTRİK ÜRETİMİ BAŞVURULARI
3715 lisanssız üretim proje başvurusu yapıldı
1604 proje başvurusu olumlu bulundu
721 proje başvurusu ön incelemede
668 proje onay başvuru yaptı (424.2 MW)
102 projenin onay başvurusu reddedildi (333.0 MW)
184 projenin onay başvurusu kamul edildi (91.2 MW)
62 proje kabul aldı, üretime geçti (26.0 MW)
37 proje kabul aşamasında (17.3 MW)
http://enerjigunlugu.net
22 Eylül 2014