Yerel Bölgelerin hedefi küresel güç üssü
Avrupalı Yerel Bölgelerden gelen temsilciler “R20” iklim ve enerji için küresel işbirliği reformu çerçevesini belirlemek üzere Kanada’da bu hafta düzenlenen Enerji Kongresi’nde bir araya geliyor.
EurActiv’in bildirdiğine göre Avrupa Birliği’ndeki (AB) bölgeler son yıllarda kendilerini etkileyen politikaların şekillendirilmesinde daha fazla rol alamadıkları gerekçesiyle duydukları rahatsızlığı daha sık dile getirmeye başladılar.
Kanunların uygulamaya dönüştürüldüğü tabana en yakın konumda olduklarından bölgeler özellikle iklim değişikliği ve enerji reformunda yaşamsal rol oynayabileceklerine inanıyor.
Yeşil ekonominin kendilerine fırsatlar sunduğunu kabul eden birçok bölge ve kent bu arada AB fonlarına ihtiyaç duyduklarını da inkâr etmiyor.
Örneğin, AB yapısal ve uyum fonlarına ayrılan €100 milyar eko-yenilikçilik, çevresel risklere karşı korunma tedbirleri, temiz teknolojiler ve yerel işletmeler için kullanılacak.
Bu yılın başlarında bölgeler Avrupa Komisyonu herhangi bir girişimde bulunsa da bulunmasa da enerji sektöründe reformlara gideceklerini belirtmişlerdi.
Kaliforniya Valisi Arnold Schwarzenegger’in Eylül 2009’da Los Angeles’te toplanan “Küresel İklim Değişikliği Zirvesi”nde girişimde bulunması üzerine “R20”nin oluşumu geçen yıl Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da toplanan Birleşmiş Milletler iklim konferansında açıklanmıştı.
Bölgelerin amacı İklim Değişikliği ve Enerji Bölgesel Paketi’nin (CCERP) hazırlanması ve uygulanmasına katkıda bulunmak şeklinde açıklandı. R20 ayrıca gelişmekte olan ülkelerden sınırlı sayıdaki bölgenin kapasitesini güçlendirmeyi hedefliyor.
15 Eylül Çarşamba günü Montreal’daki Dünya Enerji Kongresi etkinliklerinin bir parçası olarak düzenlenen toplantıda R20 katılımcılardan ilgi gördü. Resmî açılışın kasımda yapılması bekleniyor.
R20 fikrine destek verenler arasında Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Avrupa’da çevre dostu teknolojilerin geliştirme ve çözümünde önemli rol oynayan GE Enerji grubu da bulunuyor.
Meksika’da toplanacak küresel iklim değişikliği zirvesi öncesinde akıllı ağ teknolojileri ve temiz enerji üretimiyle ilgili sorunlara çözüm ve cevap bulunması amacıyla düzenlenen Montreal Dünya Enerji Kongresi kapsamında R20 iklim değişikliği ile mücadeleye katkıda bulunmayı umut ediyor.
Avrupa Bölgeler Birliği Başkanı Michele Sabban R20’nin sadece lâf değil iş üreteceğini ve bir düşünce kuruluşu gibi davranmayacağını kaydetti.
R20’yi destekleyen AER’a göre ise Kopenhag veya Meksika konferanslarına katılan dünya liderlerinin üstlendikleri rolün gayet açık olduğunu ve bunun yasal açıdan bağlayıcılığı bulunan küresel anlaşmayı müzakere etmek olduğunu söylerken bölgelerin bu anlaşmanın hayata geçirilmesinde yaşamsal önemi olduğunu kaydetti.
R20’nin bu rolü üstlenebilmesi için birçok yeni temiz enerji üretim ve akıllı ağ altyapı projelerine fon sağlanması ve onaylanması , önemli enerji tasarruf tedbirlerinin halka açıklanabilmesi gerekecek. Ancak ulusal, bölgesel ve yerel politikacıların potansiyel küresel anlaşmayı veto etme ihtimali söz konusu.
Bu tür problemlerin çözümü için Scharwarzenegger şu sıralarda birlikte çalışmak için uzlaşı arayışlarına devam ediyor.
Çünkü iklim görüşmelerinin malî yanı küresel zirveleri fazlasıyla meşgul ediyor. R20 bu nedenle gündemin üst sıralarına finansman konusunu yerleştiriyor.
Kamu-özel ortaklıkları bu tür değişikliklerin yapılabilmesinde rol oynuyor. Örneğin, Montreal’de konuşan New York merkezli Pegasus Sermaye Danışmanları’nda görevli Terry Tamminnen “Yeşil Yatırım Bankası” için başlatılan girişim akında bilgi verirken bu şekilde R20 üyeleri, projeler, ortaklar ve finansman arasındaki bağların güçlendirilebileceğini kaydetti.
Sanayi kesiminin temsilcileri de benzer bir yaklaşımla bir takım acil çözümler sundular. Bunlardan biri GE Enerji Batı Avrupa grubu Başkanı Ricardo Cordoba’nın açıkladığı bölgelerin teknik ortaklıklardan yarar elde etmesi. Avrupa Bölgeler Birliği’nin katılacağı ortaklıkla politika yapıcıların politika oluşturma, kılavuz hazırlama ve düzenlemeler fazında dünyadan kopuk kalmamaları sağlanacak.
Taraflar
UNDP adına zirveye katılan Yannick Gelmarec temiz teknolojiye neden yatırım yapılmadığını anlattı.
Glemarec “yatırım fonlarının dengesiz dağılımının” ve paranın OECD ülkeleri arasında dolaşmasının belli başlı sorunlar olduğuna işaret etti. UNDP temsilcisi dengelerin yeniden kurulmasıyla ilgili risklerin alınması için bir yol bulunması gerektiğini ileri sürerek temiz enerjinin geliştirilmesine ayrılacak fonların Afrika ve diğer gelişmekte olan bölgelere hiçbir zaman ulaşmayacağını iddia etti.
Sabban kamu-özel ortaklığının toplumların iklim değişikliğinin etkilerine paralel olarak yaşadıkları dönüşümde yaşamsal önemi olduklarını vurguladı. “En büyü paydaşlarla bağlantıya geçtik. İklim değişikliği ile mücadelede bu paydaşlar arasında iş çevreleri ile bölgesel ve federal yönetimler bulunuyor” şeklinde konuşan Sabban bu ortaklar sayesinde bugün yenilikçiliğin söz konusu olduğuna dikkat çekti.
R20 ile ilgili olarak AER başkanı “bu tür toplantı ve olayların yeni bir uluslar arası eylemin kritik adımlarını teşkil ettiğini” söyledi.
Sabban bu konuda “Ulusal ve uluslar arası kamu politikalarının ayrıntılı anlatımında düşünce kuruluşlarının rolü hakkında pek çok şey dinledik. Bugün çevreyle ilgili konuların aciliyet kazanması üzerine kesinlikle tartışmalıyız. Ve bu konuda çoğumuzun harekete geçmesi gerekiyor. Bu nedenle bir eylem grubu oluşturmalı ve sürdürülebilir gelişim projelerinin etkili, acil ve adil katılımını sağlamalıyız,” dedi.