Akünün baba ‘Yiğit’i

Kırşehirli üç kardeş küçük bir atölyede kurdukları Yiğit Akü’yü bugün, 72 ülkeye ihracat yapar hale getirdiler. 80 metrekarelik alanda 12 TL ile start verilen firma, İSO’da da ilk 500 arasına girmeyi başardı.

 

Sıfırdan başlayarak Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasına adını yazdıran bir firma Yiğit Akü. Onun hikayesi pek çok firmaya örnek olabilecek türden. Son olarak İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) sanayi kuruluşları sıralamasında ilk 500’de yer almayı başardı.

 

Ankara merkezli Yiğit Akü, Kırşehirli üç kardeş Hamit, Eyüp ve Mahmut Yiğit tarafından kuruldu. Firmanın Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Yiğit, 1951 yılında Kırşehirli fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş. 12 yaşında ise Ankara’ya yerleşerek, oto elektrik ve bobinaj atölyesinde işe başlamış. Kardeşlerinden Mahmut tornacı, diğer kardeşi Eyüp ise yanında yetiştirdiği elemanı olarak çalışıyormuş.

 

620 çalışanı var

1976 yılında 12 TL ile üç kardeş küçük bir akü atölyesi kurdu. 80 metrekarelik alanda üç kişi olarak başladıkları işi kısa sürede büyütmeyi başardılar. bugün 40 bin metrekarelik alanda 620 personelle faaliyet gösteriyorlar. Yılda 100 adet akü üretirken, bugün 7 milyon adet kapasiteye ulaştılar. 100 ana bayi ve 6 bin tali bayileri var.

 

Hamit Yiğit, 5 kıtada 72 ülkeye ihracat gerçekleştirdikleri bilgisini veriyor. Türkiye’nin yanı sıra yurtdışında Mısır, Azerbaycan, İran ve Fas’ta olmak üzere toplam 7 milyon adet üretim yapan tesisleri var. Çeşitli ülkelerdeki akü üreticilerine aynı zamanda bilgi desteği de veriyorlar. Sadece Türkiye’de değil, Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki otomotiv fabrikalarına da doğrudan tedarik yapıyorlar.

 

Hamit Yiğit, “Özel askeri akülerle Türkiye, Fransa, Cezayir gibi bazı NATO ülkelerinin ‘NATO tipi aküde resmi tedarikçisi’ konumundayız. Son yılarda Türk Silahlı Kuvvetleri’ne akü tedarikinin tamamına yakınını veriyoruz. 2008 yılından bu yana Fransa Silahlı Kuvvetleri’nin NATO tipi aküde tek tedarikçisi biziz” diyor.

 

Güneş enerjili ürün planı

Yiğit, ileri teknoloji üretmeye de özen gösterdiklerini vurguluyor ve ekliyor: “Elektrikli otomobiller için lityum iyon akü üretimini gerçekleştirdik.  Bunun için Ar-Ge laboratuvarımıza 1 milyon dolarlık yatırım yaptık. Önemli Ar-Ge üslerinden biri olmaya adayız. Gelecekte elektikli otomobilde özellikle güneş enerjisi ve endüstriyel akü alanında çok ciddi atılımlarımız ve yatırımlarımızla, uluslararası alanda Türkiye’nin adını duyurmayı hedefliyoruz.”

 

‘Kendi ülkenizin ürünlerine güvenin’

Sektörde rekabetin zorlaştığına ve küreselleşmeyle beraber firmaları yabancıların satın aldığına da işaret eden Hamit Yiğit, şunları söylüyor: “Rekabet çok zorlaştı. Merdiven altı firmalar haksız ve kuralsız uygulamalarla halen kurumsal firmalara zarar verebiliyor. Hurda akü ithalatı serbest olmadığı için hammadde darlığı yaşıyoruz. Su ve enerji fiyatları ve girdi maliyetlerinin yüksekliği, uluslararası rekabette bizi zorluyor. Her şeye karşın bu ülkenin insanlarının artık kaliteyi yurtdışında aramasına gerek yok. Kendi ülkenizin ürünlerine güvenin ve tercih edin.”

 

 

‘İşin merkezine insan konulmalı’

Hamit Yiğit, iş hayatında başarı için de şunları dile getiriyor: “Çok çalışmak, azimli ve sabırlı olmak lazım. Teknolojiyi sürekli takip edip, rakipleri geçtiğimiz anda bile durmamamız gerekir. Gerekirse kendinle yarışmak lazım. Takım çalışması çok önemli ve bunun için iyi bir ekibe sahip olmak gerekiyor. Her işi planlı ve programlı yapıp, fire ve israfı önlemeli. Bir sistem kurup, bu sistem uyarınca çalışmak gerekiyor. İşin merkezine insanı koyarak, insan odaklı çalışılmalı.” Hanife Baş

http://ekonomi.milliyet.com.tr

03 Temmuz 2014

 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR