Türkiye ve Afrika Arasında Ekonomik İşbirliği Konferansı Düzenlendi

Türkiye Sanayici İş Kadınları ve İş Adamları Konfederasyonu Genel Başkanı Nezaket Emine Atasoy, “Afrika kıtasındaki kardeşlerimize, başta yoksulluk ve güvenlik sorunu olmak üzere, iç ve dış ticareti, istihdam, üretim, teknik, enerji, bilim, sanayi, teknoloji, proje, arge, imar, eğitim, sanat ve kalkınma alanlarında her türlü desteğe vermeye hazırız” dedi.

Türkiye ile Afrika arasındaki ekonomik, ticari, ihracat ve ithalat ilişkilerin güçlenmesine katkı sağlamak amacıyla Türkiye Sanayici İş Kadınları ve İş Adamları Konfederasyonu (SANKON), Afrika Kordiplomatik Büyükelçileri işbirliğiyle “Türkiye ve Afrika arasında Ekonomik İşbirliği Konferansı” düzenlendi. Konferansa, Yatırım Ajansları, Ticaret ve Sanayi Odaları, iş kadınları ve iş adamları, farklı Afrika ülkelerin temsilcileri katıldı. Konferansta konuşan Türkiye Sanayici İş Kadınları ve İş Adamları Konfederasyonu Genel Başkanı Nezaket Emine Atasoy, Türkiye’nin geçmişte 1970’lerin ve 1990’ların sonunda olmak üzere iki kez Afrika kıtasına açılma yönünde siyasi irade ortaya koyduğu ancak bu açılım politikaları ekonomik yatırımlarla desteklenmediği için istenilen başarıya sağlayamadığını belirtti. Atasoy, sözlerine şöyle devam etti:

“Türk hükümetinin 2003’te ’Afrika ülkeleriyle Ekonomik İlişkilerinin Geliştirilmesi’ adlı belgeyi hazırlaması, 2005’te dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kalabalık bir heyetle gerçekleştirdiği beş günlük Afrika gezisi ve o yılın ’Afrika Yılı’ ilan edilmesi Türk dış politikasında yeni bir Afrika açılımı başlattı. Türk hükümetinin son Afrika açılımı hem siyasi hem de ekonomik politikalarla desteklendiği için geçmişteki açılımlara nazaran başarılı oldu.”

Türkiye’nin Afrika ile ilişkilerine bakıldığında son on yıldır sündürülen açılım politikası sonucunda ilişkilerin geliştiği söyleyen Atasoy, “Söz konusu başarıda Türkiye ile Afrika hükümetleri arasında karşılıklı ziyaretler ve hükümetleri arasında karşılıklı ziyaretler ve hükümetler arası iş birliği anlaşmaları önemli rol oynadı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Afrika’ya ihracatı 2003’te 2.13 milyar dolar iken 2014 sonu itibariyle 13.74 milyar dolara; Afrika’dan ithalatı ise 2003’te 1.54 milyar dolar iken 2014 sonu itibariyle 5.93 miyar dolara çıktı ve bu rakamlar her geçen gün artmaktadır” dedi.

Afrika ile Türkiye arasında gelişen siyasi ve ekonomik ilişkiler, diplomatik temsilcilerin açılmasını da gerekli kıldığını belirten Atasoy, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin Mayıs 2009 itibarıyla 12 olan Afrika’daki Büyükelçilik sayısı 2015 yılı itibariyle 39’a yükseldi. Türkiye’nin Büyükelçilik açarak gösterdiği, işbirliği geliştirmeye dönük kararlılığı Afrika devletlerince de karşılığı gördü. 2008 yılında Türkiye’de sadece 10 Afrika ülkesinin büyükelçiliği bulunurken bu sayı 2016 itibarıyla 32’e yükseldi. Bugün ise 33 olmuştur.”

Atasoy, Türkiye Sanayici İş Kadınları ve İş Adamları Konfederasyonu yönetim kurulu olarak, Afrika ülkeleriyle kazan kazan esasına dayanarak, karşılıklı ithalat ve ihracatımızı geliştirerek birlikte kalmayı hedefleyen uluslararası ekonomik bir sivil toplum kuruluşu olduğunu aktardı.

Atasoy, Afrika’nın büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Bu ve buna benzer toplantılar ilişkilerin karşılıklı olarak geliştirilmesi için önemli fırsatlar veriyor. Büyük potansiyele sahip olan Afrika’nın bu potansiyeli henüz kullanma noktasında çok bakir olduğunu görüyoruz. Tarım arazilerinin verimli kullanılması, doğal kaynakların ve yeraltı zenginliklerinin, madenlerinin kullanımı ve hayata geçirilmesi tüm bunlar hepsi başaracağımız işlerdir. Türkiye’nin son 15 yılda ortaya koyduğu başarı ortadadır. Topyekûn kalkınmada Türkiye son 15 yılda, son 50 yılın en yüksek başarısını yakalamıştır. Kişi başı milli gelir 3 kat, ihracat 4 kat artmıştır.”

Türkiye, Suriye’de Irak’ta bölgede yaşananlara ve her türlü terör faaliyetlerine rağmen kararlı mücadelesini sürdürürken diğer yandan da evini barkını yerini terk eden milyonlarca Suriyeliye evini açtığını belirten Atasoy, “Biz insanlığın, her türlü menfaatin üzerinde olduğuna inana bir milletiz. Afrika ülkeleri ile ilişkilerimizi tek taraflı menfaat esasına göre değil, karşılıklı kardeşlik güven, kazan kazan esasına göre inşa ediyoruz” dedi.

Atasoy, “Türkiye Sanayici İş Kadınları ve İş Adamları Konfederasyonu yönetim kurulu olarak Afrika kıtasındaki kardeşlerimize, başta yoksulluk ve güvenlik sorunu olmak üzere, iç ve dış ticareti istihdam, üretim, teknik, enerji, bilim, sanayi, teknoloji, proje, arge, imar-eğitim, sanat ve kalkınma alanlarında her türlü desteğe vermeye hazır olduklarını” söyledi.

Afrika ülkelerinin FETÖ konusunda duyarlı davrandığını belirten Atasoy, şunları kaydetti:

“Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Türk halkı olarak FETÖ mensuplarının hain saldırısıyla 15 Temmuz darbe girişimini yaşadık. Bu darbe girişiminde Afrika ülkeleri Türkiye’nin yer aldılar. Türkiye’nin demokrasisini yok etmeye yönelik, Türkiye’nin geleceğini karatmaya yönelik bu alçak kalkışmanın, karşısında Türkiye Cumhuriyetini, onun seçilmiş cumhurbaşkanını ve mevcut seçilmiş Türk hükümetini desteklediler. Birçok Afrika ülkesi bu alçak FETÖ örgütünün uzantıları olan okulları, birer birer kapatıyorlar. Bu konu da bütün Afrika ülkelerine, hükümetlerine ve halklarına duyarlı olmalarından dolayı teşekkür ederim.”

www.milliyet.com.tr

16.10.2017