KKTC Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti uygulama ve çözümler

 

7/24 KESİNTİSİZ, BEDAVA ELEKTRİK

FREE ELECTRIC / ELECTRICITY 

 

NORTHERN CYPRUS

KUZEY KIBRIS

 

GÜNEŞ ENERJİSİ

SOLAR ENERGY

 

www.normenerji.com.tr

 

www.solar-academy.com

www.solar-bazaar.com 

www.solar-santral.com

 

Güneş enerjisi, güneşten elektrik üretimi, güneş santralı, güneş tarlası, ges, güneş enerji santralı;

 

 

Güncel uygulamalara ilişkin bilgiler ve uygulama çeşitleri…

 

Tüm dünyada ve Avrupa ülkelerinde yaygın uygulanan çift yönlü sayaç veya çift sayaç  sistemi Kuzey Kıbrısta henüz uygulanmamaktadır. Bu sistemde ürettiğiniz elektriği akülerde depolamaya gerek kalmadan şebeke ile karşılıklı alışveriş imkanı mevcuttur. Ürettiğiniz fazla elektriği şebekeye satmanız, üretiminizden fazlasına ihtiyacınız olduğunda ise fazla elektriği yine şebekeden satın almanız prensibine dayanır. Bu sayede akü ve şarj kontrol masrafı ortadan kalkmakta, çevre dostu temiz enerji sistemlerinin şebeke elektriği bulunan yerlerde de uygulanmasına olanak sağlanmaktadır. Çift yönlü sayaç sistemlerinde eğer üretiminiz tüketiminizden fazla ise, fatura ödememenin yanı sıra ürettiğiniz enerjiden gelir elde etmeniz de mümkündür. Bir diğer olasılık da karşılıklı mahsuplaşma olabilmektedir. Bu sistemin KKTC ne zaman faaliyete geçeceği hakkında kesin bir bilgi olmamakla beraber, enerji kanunlarında son dönemde yapılan iyileştirmeler / değişiklikler ile böyle bir uygulamaya giden yol açmıştır. Bu sistemler ŞEBEKE BAĞLANTILI / ON-GRID / GRID CONNECTED olarak tanımlanmaktadır. Yoğun ve uzun güneşlenme potansiyeli olan bu coğrafyada enerjide özgürlüğe giden en kolay, pratik, ekonomik ve kesin çözümdür. Sistemler yaz-kış kullanıma müsaittir.

 

BAĞIMSIZ / OFF-GRID / STAND ALONE sistemlerde ise prensip olarak yedek enerjiye, yani gündüz güneşten sağlanan elektrik enerjisini depolamaya ihtiyaç vardır. Bu amaçla uygun akümülatör / batarya grupları kullanılır. Fotovoltaik modüller ile aküler arasında özel solar şarj regülatörleri bulunur. Depolanan enerji direkt dc olarak örneğin 12, 24, 48 volt gibi kullanılabilir. 220 volt ac gerilim gereken yerlerde solar serisi dc / ac invertörler kullanılır. Hatta 380 VAC – 3 faz elektrik enerji elde etmek bile mümkündür. Uygulama ve ihtiyaca bağlı olarak, kapalı havalar da öngörülmektedir. Asgari 2-3 günden başlayan otonomi (kapalı hava) süreleri için önlem alınır. Gündüz depolanıp gece kullanılan uygulamaların yanı sıra 7 / 24 , yaz / kış kesintisiz çalışacak şekilde tasarım ve projelendirme yapılabilir. Genellikle şebeke enerjisinin hiç olmadığı yerlerde kullanılır. Ancak elektrik enerjisi olup da sık kesinti veya ciddi voltaj problemleri yaşanan yerler için de güvenli ve ideal çözümdür.

 

  

GÜNCEL & GÜNDEM

 

Başbakan Ferdi Sabit Soyer, petrol fiyatlarındaki düşüşe bağlı olarak önümüzdeki günlerde elektrik fiyatlarında da düşüşe gidileceğini söyledi.

 

Soyer, KKTC ile Güney Kıbrıs taki elektrik fiyatları arasında değerlendirme yapılırken, sistemdeki farkların bilinmesi gerektiğine dikkat çekti.

 

Başbakan Soyer, 14 Nisan-14 Haziran döneminde Rum tarafında 500 kilovat saat elektrik tüketen bir kişinin 183 YTL; KKTC de ise aynı dönemde aynı miktarı tüketen kişinin 132 YTL ödediğini bildirdi.

 

Başbakan Soyer, güneş enerjisi üretimi için gerekli ekipmanlardaki KDV oranının yüzde 16 dan yüzde 1 e düşürüleceğini açıkladı ve güneş enerjisi üreteceklerin bunu Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu na (KIBTEK) satabilmesi için gerekli düzenlemelerin de yapılacağını bildirdi.

 

Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde basına açıklamasında, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk tarafları arasında elektrikte büyük fiyat farkı olduğu yönündeki siyasi açıklamalara değinmek istediğini kaydeden Soyer, sistemdeki farkları da bilerek yorumlamak gerektiğini söyledi.

 

Rum tarafıyla farklar

 

Soyer, şöyle konuştu:

 

"Rum tarafında faturalar iki aylıkken, bizde aylıktır. Rum tarafında alt dilimlerle üst dilimler arasındaki fark çok azdır. Bizde ise 500 kilovat saate kadar olan fiyatla 500 kilovat saat üstündeki fiyatta fark vardır. Biz alt dilimleri desteklemekteyiz. Kıbrıs Rum tarafı ise, üst dilimlerle alt dilimler arasında fazla bir fark gözetmemektedir. Bizim anlayışımıza göre elektrikte dar ve orta gelirli kesimler gözetilmelidir. Kıbrıs Rum tarafı ise, alt ve üst dilimler arasında farkı çok az tutmaktadır. Bu bir anlayış ve politika meselesidir. Bunu bilerek değerlendirmeleri yapmak lazımdır.

 

Rum tarafında 14 Nisan-14 Haziran arasında 500 kilovat saat elektrik kullanan bir kişi; 183 YTL ücret ödemiştir; KKTC de ise aynı miktarı kullanan kişi aynı dönemde 132 YTL ödemiştir.

 

Rum tarafının bir diğer farkı da şudur: Onlar fuel-oil fiyatlarını elektriğe üç ay sonra yansıtmaktadır. Bizde ise aylık yansıtılmaktadır. Nitekim yaptığımız çalışmayla önümüzdeki hafta itibarıyla elektrik ücretlerinde bir düşüş olacak. Bunu halkımıza açıklayacağız ve o ay itibarıyla yansıtacağız. Fakat Kıbrıs Rum tarafı, gelecek ay bu yüzde 20 lik fuel oil fiyatında meydana gelen artışı elektrikte yansıtacaktır. Biz buna karşın 14 Nisan-14 Haziran arasındaki ücret tarifesinde yüzde 20 artışı yaptığımız zaman, Kıbrıs Türk tarafında 500 kilovat saat ödeyen yurttaşın ödeyeceği miktar 183,40 YTL olacaktı; eğer bu artışı bu tarzda yansıtmış olsaydık. Dolayısıyla 14 Nisan ile 14 Haziran arasında bizdeki 500 kilovat saat tüketen biri 132 YTL ödemiştir. Şimdi yüzde 20 yi buna eklemiş olsak bile ödeyeceği miktar 183.40 YTL olacaktı.

 

Dolayısıyla Rum tarafıyla fiyatlarımız arasında böyle bir gerçek vardır."

 

Başbakan Ferdi Sabit Soyer, değerlendirmeler yapılırken bunların bilinmesi gerektiğini vurguladı.

 

Verdiği rakamlara KDV, 2 kuruşluk santral katkı payının dâhil olduğunu; Rum tarafında da KDV yanında kilovat saat başına 0.22 Euro luk yenilenebilir enerji katkısı payı bulunduğunu anlatan Başbakan Soyer, önümüzdeki günlerde petrol fiyatlarına bağlı elektrik fiyatları düştükten sonra Rum tarafı 3 ay geriden geldiği için yeni çıkacak fiyatlarla kıyaslamayı da halkla paylaşacağını söyledi.

 

Soyer, bunları bilerek siyaset yapılmasını istedi ve "Acıların, sıkıntıların ya da dış kaynaklı petrol fiyatları üstünden demagoji içine girilmemesi gerekir" diye konuştu.

 

Güneş enerji sistemine KDV indirimi

 

Başbakan Ferdi Sabit Soyer, Bakanlar Kurulu nun gündeminde yer alan bir diğer konunun, güneş enerjisi üretimiyle ilgili olduğunu belirterek, güneş enerjisi sistemi ekipmanlarındaki yüzde 16 lık KDV yi yüzde 1 e düşüreceklerini açıkladı.

 

Güneş enerjisi üretimine desteklerini artıracaklarını belirten Soyer, evlerine ve işyerlerine güneş enerjisi sistemi kurmak isteyenlerin üretecekleri elektriği Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu na satma konusunda gerekli düzenlemeleri de bugünkü (dünkü) toplantıda yapacaklarını bildirdi.

 

Soyer, şöyle dedi:

 

"Çünkü artık korkmuyoruz. Yüksek gerilim hatlarımız, ana trafo merkezlerimiz, santrallarımız yapılmıştır, bitmiştir ve skala sistemiyle de kontrol mekanizmasını 21. yüzyılın ihtiyaçlarına cevap verecek bir modernizede sağlamış durumdayız. Artık Kıbrıs Türk halkı ve KIBTEK, bütün bu teknolojik gelişmelere bağlantılı hareket kabiliyetine sahiptir. Bunu da gururla söylüyorum, çünkü bu halkımızın başarısıdır. Elektriksizlikten ciğerimiz yandı. Artık natif ve yenilenebilir enerji türleriyle ilgili sistemimiz halkımızın ve yatırımcıyla işbirliği yapabilecek hareket kabiliyetine sahip olmuştur. Bu da bize yeni bir avantaj getirecektir."

 

"21. yüzyılda ayakta kalacaksak hiçbir yerleşim birimi belediye sınırları dışında olmamalı"

 

Başbakan Ferdi Sabit Soyer, daha iyi bir çevre, yönetim ve yaşanabilir bir ülke için tüm yerleşim birimlerinin belediye sınırları içine alınması gerektiğini vurguladı.

 

Başbakan Soyer, Bakanlar Kurulu toplantısı öncesindeki açıklamalarında, toplantı gündeminde belediyeler reformuyla ilgili düzenlemelerin ve Mehmetçiklilerin taleplerinin olup olmadığı konusundaki soru üzerine, tüm köyleri belediyeler kapsamına alma çalışmalarında bazı yerlerde sıkıntılar bulunduğunu söyledi.

 

Bu sıkıntıları, o yörelerdeki insanların arzuları ve görüşleriyle sonuca bağlama çalışmalarının sürdüğünü kaydeden Soyer, diyalog ve anlayış birliği içinde sorunları çözmek istediklerini vurguladı.

 

Başbakan Ferdi Sabit Soyer, önemli miktarda köyün belediyelere bağlandığını ifade ederek, halka teşekkür etti.

 

"Bazı yerlerde sıkıntılarımız vardır, ancak şunu bilmemiz lazımdır" diyen Soyer, eğer 21. yüzyılda ayakta kalınacaksa, hiçbir yerleşim biriminin belediye sınırları dışında olmaması gerektiğini vurguladı.

 

İyi bir çevre, iyi bir yönetim ve yaşanabilir bir ülke için buna ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Başbakan Soyer, Güney Kıbrıs ta belediye ve encümen bütünlüğü içinde hemen hemen bütün yerleşim birimlerinin bu hizmeti aldığını; KKTC de de ülkenin güzelliğine güzellik katmak, yaşamı daha güzel hale getirmek için bu hizmetin yayılması gerektiğini kaydetti.

 

Kameradaki karanfil

 

Bu arada Başbakan Soyer, açıklamalarını kaydeden BRT nin kıdemli kameramanlarından Abdullah Suçimez in kamerasına taktığı Mehmetçiklilerin eylem karanfilleriyle ilgili de yorum yaptı ve "Memleket hep böyle güllük gülistanlık, gönlümüz de hep böyle çiçek gibi olsun" dedi.

 

21 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

RÜZGAR VE GÜNEŞ ENERJİSİNDEN ELEKTRİK ÜRETİMİNE TEŞVİK... Bakanlar Kurulu, dünya petrol piyasalarında fuel-oil fiyatlarındaki düşüşe paralel elektrik ücretlerinde de düzenlemeye gidilmesi için Maliye Bakanlığı na görev verirken; rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretimini teşvik için gerekli ekipmanlardaki stopaj vergisini kaldırdı; KDV yi ise yüzde 16 dan yüzde 1 e düşürdü

 

Bakanlar Kurulu, dünya petrol piyasalarında fuel-oil fiyatlarındaki düşüşe paralel elektrik ücretlerinde de düzenlemeye gidilmesi için Maliye Bakanlığı na görev verirken; rüzgar ve güneş enerjisinden elektrik üretimini teşvik için gerekli ekipmanlardaki stopaj vergisini kaldırdı; KDV yi ise yüzde 16 dan yüzde 1 e düşürdü.

 

Bakanlar Kurulu, Bafra nın Mehmetçik Belediyesi ne bağlanmasını; artan turistik kapasitesi nedeniyle Ekonomi ve Turizm Bakanlığı, İskele Kaymakamlığı ve Mehmetçik Belediyesi nin oluşturacağı bir komitenin de ihtiyaçlarının giderilmesinde yetkili kılınmasını da kararlaştırdı.

 

Bakanlar Kurulu nun Başbakan Ferdi Sabit Soyer in başkanlığında dün yapılan ve saat 18.15 sıralarında tamamlanan toplantısından sonra kurulun iki sözcüsü de toplantıda bulunmadığı için alınan kararları Maliye Bakanı Ahmet Uzun açıkladı.

 

Türksoy Opera Günleri yeniden

 

Uzun, 10 yıl önce başlanan ve üç yıl sürdürülebilen Türksoy Opera Günleri etkinliğinin bu yıl eylül ayında yapılacağını ve Türksoy a bağlı 13 ülkeden opera sanatçılarının katılacağını açıkladı.

 

Bafra Mehmetçik e... Komite de kurulacak

 

Bafra nın hangi belediyeye bağlanacağı konusundaki tartışmalara işaret eden Uzun, konunun görüşüldüğünü ve Bafra köyü ve Bafra Turizm Bölgesi nin hizmet alıp verme konusunda Mehmetçik Belediyesi ne bağlanmasını öngördüklerini kaydetti.

 

Bu bölgenin en güzide turizm bölgesi olduğunu, yatak kapasitesinin 15 bini aşmasının hedeflendiğini ifade eden Uzun, bu bölge için ayrı bir tüzük çıkarılarak Ekonomi ve Turizm Bakanlığı, İskele Kaymakamlığı ve Mehmetçik Belediyesi nin de içinde olacağı bir komite tarafından ihtiyaçlarının giderilmesi ve yönetilmesi şeklinde ayrı bir karar aldıklarını duyurdu.

 

Uzun, konunun tartışılacağını ve bölgedeki yatırımcıların temsilcilerinin de görüşünün alınacağını bildirdi.

 

Ahmet Uzun, bir soru üzerine, bölgenin turizm kapasitesi dikkate alındığında devletin özel idaresi ve koruması altında olmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

 

Hizmet yönünden belediyeleri aşan durum bulunduğunu kaydeden Uzun, Bafra yı daha güzele ve iyiye götürmek için böyle bir şey düşünüldüğünü, bu amaçla tüzük de yapılacağını ifade etti.

 

BRTK turizm tanıtım filmi hazırlayacak

 

Turizm Bakanlığı ile BRTK arasında imzalanan sözleşmeyle, ülke turizmini tanıtmak amacıyla yeni bir tanıtım filmi hazırlanacağını belirten Uzun, bu tanıtım filmlerinin ülkeye turist gelmesini teşvik amacıyla çeşitli ülkelerde gösterildiğini hatırlattı.

 

Küçük otellerin Kalkınma Bankası borçlarında erteleme

 

Kalkınma Bankası na borcu olan 1, 2 ve 3 yıldızlı otellerin taksitlerinin 1 yıl süreyle ertelenmesi yönünde de bir karar aldıklarını açıklayan Maliye Bakanı Uzun, daha çok, küçük otellerin sıkıntı yaşadığını dikkate alarak destek vermeyi hedeflediklerini söyledi.

 

Güneş ve rüzgardan elektrik üretimini teşvik

 

Uzun, Bakanlar Kurulu toplantısında elektrik konusunun da ele alındığını bildirerek, isteyen vatandaşların evi, işyeri, tesisi için güneş veya rüzgar enerjisinden elektrik üretebileceğini; eğer ülke şebekesini kullanacaksa Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu ndan onay alması gerekeceğini anlattı.

 

Bu tür enerji üretimini teşvik için elektrik üretecek cihazların ithalinde stopaj vergisini kaldırma; KDV oranını ise yüzde 16 dan yüzde 1 e indirme kararı aldıklarını açıklayan Ahmet Uzun, bu tür natif enerji üretim yerlerinin kurulmasına teşvik vermiş olacaklarını ifade etti.

 

Kabaran faturalar... Haftaya fiyat indirimi gündemde

 

Kabaran elektrik faturalarına işaret eden Maliye Bakanı Uzun, elektrik girdilerinin yüzde 80-85 inin fuel-oil olduğunu; fuel-oil fiyatları arttıkça elektriğin maliyetinin de arttığını kaydetti.

 

1 Ocak 2007 de tonu 200 dolar olan fuel-oilin 1 Ocak 2008 de 400 dolara çıktığını, temmuz ayında ise 710 dolara ulaştığını; elektrik fiyatlarının da bu yüzden arttığını anlatan Uzun, ağustos ayı başından itibaren ise akaryakıt fiyatlarında kayda değer bir düşme görüldüğünü, Bakanlar Kurulu nun gelecek hafta bu düşüşe paralel olarak elektrik fiyatlarında düşüşe gidilmesi için bakanlığına görev verdiğini söyledi.

 

Uzun, bundan sonra elektrik fiyatlarının akaryakıta endekslendiğini daha önceden duyurduğuna işaret ederek, gelecek hafta elektrik fiyatlarını yeni akaryakıt fiyatlarına göre düzenlemeyi gündemlerine aldıklarını anlattı.

 

21 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

FATURALARI YAKTILAR... İğneden ipliğe hemen her şeye zam üstüne zam yapılan ülkemizde, vatandaşlar isyanları oynuyor. Ancak elektrik zamları vatandaşı can evinden vurdu. Hemen her ay zamlı tarifeyle el yakan elektrik faturaları karşısında çıldıran vatandaşlar, bu konuda sessiz kalan hükümete büyük tepki gösteriyor. Kavurucu sıcaklarda bir de elektrikten çarpılan bazı vatandaşlar, tepkilerini elektrik faturalarını yakarak gösterirken, yetkilileri de vicdansızlıkla suçluyor

 

Gözde SÜREÇ- Ergün YAHAT

 

Hükümetin her türlü harç ve vergiye yaptığı zamlara tepkiler sürerken, elektrik fiyatlarını da astronomik oranda artırması, gerek işletme sahiplerini, gerekse dar gelirli vatandaşları isyan noktasına getirdi.

 

Motorlu araçların harç ve vergilerini büyük oranda artıran hükümeti protesto eden sendika ve sivil toplum örgütlerinin eylemlerinin sürdüğü bir dönemde elektrik faturaları da hemen her ay katlanarak artıyor.

 

Birkaç ay öncesinde ödediği faturanın iki, hatta üç katı faturalarla karşılaşan vatandaşlar, sıcaklar kadar elektrik zamlarından da bunaldı. Hatta tepkiler o kadar arttı ki bazı vatandaşlar isyanını, elektrik faturalarını yakarak gündeme taşıdı.

 

Özellikle dar gelirli ve yoksul vatandaşları can evinden vuran elektrik zamlarıyla baş edilemez bir noktaya ulaşıldı.

 

Asgari ücretin bin 60 YTL olduğu ülkemizde sınır tanımayan elektrik faturaları, kelimenin tam anlamıyla can yakıyor.

 

Kavurucu sıcaklar yüzünden klimaların lüks değil ihtiyaç olduğu ülkemizde biraz serinlemek isteyen vatandaşlar, bunun acısını elektrik faturalarını görünce yaşıyor. En küçük tek bir klimanın çalıştırılması halinde dahi elektrik faturası 200 YTL civarında çıkıyor; buna başka elektrikli cihazların da eklenmesi halinde fatura miktarı rahatlıkla 500 YTL yi geçiyor.

 

Asgari ücretli bir vatandaş, evinde tek bir klimayı çalıştırması halinde 200 YTL civarındaki bir parayı elektriğe verse, geriye kalan maaşı ile zaten hayat pahalılığının tavana vurduğu ülkemizde yaşamını nasıl idame edeceğinin yolunu arıyor.

 

İşyerlerinin durumu da çok kötü. Ekonomide yaprağın kımıldamadığı zor günler geçirmekte olan işletme sahipleri de milyarlarca liralık elektrik faturaları karşısında "hop oturup hop kalkıyor".

 

Gerek vatandaşın, gerekse işletme sahiplerinin elektrik zamlarına isyanı karşısında sessizliğini koruyan hükümet yetkilileri ise zaman zaman televizyon ekranlarında zam politikalarının savunuculuğunu yapıyor. "Zamlar hesap kitap işidir. Bu işler yap-boz tahtası değil" diyerek, zamların geri alınmayacağı mesajını veren yetkililere ise vatandaşın tepkisi giderek büyüyor.

 

"Faturalar 2-3 kat arttı, nasıl ödeyelim?"

 

Son dönemde hükümetin elektriğe yaptığı zamlar vatandaşlar ve işletme sahiplerini isyan noktasına getirdi. Özellikle klimaların yoğun olarak kullanıldığı yaz aylarında zamların da etkisiyle çok ciddi oranlara yükselen elektrik faturaları, işletme sahipleri ve vatandaşların tepkisine yol açtı.

 

Önceki aylara oranla iki, hatta üç katı kadar artan elektrik ücreti, bazı işletmeleri kapanma noktasına getirirken, toplumun tüm kesimleri zamların yol açtığı olumsuzluktan nasibini aldı. Elektriğin yanında diğer vergilerde de artış yaşanması, özellikle özel sektörde çalışanları ve işletme sahiplerini iflasın eşiğine getirdi.

 

İşletme sahipleri, vergilerden kaynaklanan giderlerinin artışını dengelemek amacıyla ürünlere zam yapmak gibi bir seçenekleri olmadığını belirterek, hükümetin zamları geri almasını istedi. KIBRIS a konuşan işletme sahipleri ve vatandaşlar, hükümet yetkililerinin zam yapmayı bir çözüm yolu olarak görmelerinin yanlış olduğuna vurgu yaparak, farklı çözüm yolları geliştirmelerini istedi.

 

"Elektrik faturaları inanılmaz boyutlarda, bu parayı nasıl ödeyelim? Hükümet hepimizin iflas etmesini mi istiyor?" diye soran işletme sahipleri, elektrik üretiminde natif enerji kaynaklarının kullanılmasının sağlanması amacıyla daha ciddi çalışmalar yapılmasını istedi.

 

Lefkoşa da vatandaşlar ne dedi?

 

Mustafa Ersoy (Metropol Süpermarket Direktörü)

 

Elektriğe yapılan son zamların ardından bu ay yaklaşık 80 bin YTL tutarında bir fatura ödemek durumundayız. Sadece elektriğe değil tüm vergilere çok ciddi oranda zam yapıldı. Zaten kar eden birkaç işletme kaldı. Yakında onlar da batar. Zamları ödemek amacıyla sattığımız ürünlere zam yapma ihtimalimiz yok. Zarar etmemek için daha verimli daha sıkı çalışmaya çalışıyoruz. Ama nereye kadar? Devlet de zam yapacağına daha verimli çalışmayı öğrenmeli. Zam yapmadan vergi artırmadan devam etmenin yolunu bulmalı. Nasıl ki biz elde olmayan giderleri karşılamak için sattığımız ürünlere zam yapmıyoruz, devlet de bunu yapmalı.

 

Derya Alp (Derya Butik Direktörü)

 

Geçen yıl aynı çalışma saatleri ve aynı klimalarla ödediğimiz elektrik bedelinin, bu yıl yüzde 80 oranında fazlasını ödüyoruz. Burası bir butiktir ve bu ay bize gelen elektrik faturası bin 580 YTL. Kullanılan elektrik oranı fazla olmamasına rağmen elektriğe yapılan zamlar sonucunda bizim ödediğimiz miktar çok fazla arttı. Bu durum işletmemizi zora sokuyor. Devlet yetkilileri artık zamla bir yere varılamayacağını anlamalıdırlar. Sürekli giderlerimiz artıyor. Bu işin sonu nereye varacak? Devlet yetkilileri toplanıp daha kalıcı önlemler almalı ve zamları çözüm olarak görmekten vazgeçmeli.

 

Fevzi Kelebek (Kelebek Restoran Sahibi)

 

Elektriğe yapılan zamlar bizi de çok olumsuz etkiledi. Geçen yıl bu dönemlerde ödediğimiz elektrik faturası 2 bin YTL iken bu yıl bu rakam 4 bin YTL ye yükseldi. Fatura ödemekten başka bir iş yapamıyoruz. Devlet yetkilileri zamları çare olarak görüyorlar. Ancak bu bizi çok zor duruma sokuyor. İki ayda iki kez zam geldi ve daha da geleceği söyleniyor. Zamların geri alınmasını istiyoruz. Bu yapılamasa bile en azından asgariye indirgenmeli. Zamlar çare olarak görülmemeli.

 

Muharrem Sarıçiçek (Aram Kuruyemişleri )

 

Benim dükkanımın çevresindeki birkaç işletme iflas ederek kapandı. Yavaş yavaş herkes iflas edecek noktaya geliyor. Yetkililer bu durumu görmüyorlar mı? Biz de mi iflas edelim? İstedikleri bu mu? Ben elektriğe yaklaşık olarak 400 YTL ödüyordum. Bu ay bana gelen fatura 2 bin YTL. Gelecek ay bu rakamın daha da artacağı söyleniyor. Benim bu durumdan zarar etmemem için ne yapmam lazım? Satış yaptığım ürünlere zam yapmam fiyat artırmam mümkün değil. Ne yapayım? Dükkanı kilitleyip anahtarı da devlet yetkililerine mi verelim? Başbakan bana 2 buçuk milyar maaş versin bu dükkanda çalışayım.

 

Zehra Beşok (Beşok Kuaför)

 

Ekonominin durumu zaten çok kötü. Çalışan işletme sayısı çok az. İş yok müşteri yok. Buna ek olarak yapılan zamlarla işletmeler çok zor duruma sokuluyor. Elektriğe yapılan zam beni çok etkiledi. Kuaför salonuna bu ay gelen fatura 400 YTL. Bir karşılaştırma yapıldığı zaman eskiden en çok 130 YTL ödediğimi hatırlıyorum. Bu rakam 400 YTL ye yükseldi. Bu durum bizi çok ciddi şekilde zora sokuyor. Bu durumdan çok şikayetçiyim. Zamların geri alınmasını istiyorum.

 

Metin Onbaşı (Onbaşı Elektrik)

 

Herkesi etkilediği gibi elektriğe yapılan zamlar bizi de çok olumsuz bir şekilde etkiledi. Elektriğe ödediğimiz para 130 YTL iken bu son zamlardan sonra bu rakam 570 YTL ye yükseldi. Bu çok ciddi bir artıştır. Harcadığımız elektrik miktarı aynı kalırken zamlar nedeniyle ödediğimiz miktar sürekli artıyor. Tükettiğimiz miktar faturada 470 YTL olarak görülüyor. Ancak ödediğimiz miktar 570 YTL. Üçte bir oranında ekstra para ödüyoruz. Bir zamanlar Asil Nadir bir teklif sunarak santral kurmak istedi. İşlet devret modeli olacaktı. İzin vermediler. Bütün bu zamlar hükümettekilerin her ihalede para yemesi sonucu oluyor.

 

Sait Coşaner (Vatandaş)

 

Benim evime yaklaşık 650 YTL tutarında bir elektrik faturası geldi. Bu çok ciddi bir rakamdır. Bir ev için bu miktarda bir fatura gelmesi çok şaşırtıcı. Bu artışın ve zamların nedeninin ne olduğunu tartışmak lazım. Eğer bu artışlar kamu maliyesini döndürecek bir natif olarak görülüyorsa bu çok korkutucu bir olaydır. Ama eğer bir süre kemerleri sıkacaksak ve sonunda yeni bir teknoloji gelecek ve rahat edilecekse belki o kabul edilebilir. Bence zam yapmak yerine devlet yetkilileri natif enerji kaynaklarını kullanma yoluna gitmeli.

 

Mağusa daki vatandaşlar ne dedi?

 

Celal Tamavcı (Telefon Satıcısı):

 

Böylesi zam hiç görülmedi. Dükkana 480 YTL tutarında elektrik faturası geldi. Bu gidişle yakında dükkanı kapatırım herhalde. Lütfen yetkililer artık dayanacak gücümüz kalmadığını görsün.

 

Ercan Çerkez (Restoran İşletmecisi):

 

Geçen dönem 650 YTL civarında elektrik faturası geliyordu. Bu ay ise tam bin 800 YTL geldi. Bu zam yüzde kaç? Biri bize çıkıp anlatsın. Memleket zamdan yanıyor. Bu işin sonu ne olacak?

 

Mehmet Handan (Emekli):

 

Böyle hırsız hükümet şimdiye kadar hiç gelmedi. Böyle yüzde yüz, yüzde iki yüz zam olamaz. Yapamazlarsa istifa etsinler. Daha önce 300 YTL elektrik faturası öderken şimdi 550 YTL ödüyorum.

 

Nurdeniz Karakartal (Restoran İşletmecisi):

 

Böyle zam olamaz. 600 YTL civarında gelen elektrik faturası bu ay bin 100 YTL ye yükseldi. Restoranda ekstra bir şey çalıştırmadık. Gelecek ay daha da artacağı söyleniyor. Böyle yüksek elektrik faturalarını ödeyemeyiz.

 

Salih Önsöz (Serbest):

 

Hükümete çok tepkiliyim. 40 yıldır CTP liyim, ne yazık ki benim partimin dönemi ortalık yanıyor. Ülke hiç bu durumlara düşmemişti. Vatandaşlar haklı, elektriği ödeyemeyince kesiliyor. Yazıklar olsun verdiğimiz oylara.

 

Selim Can (Berber):

 

Daha önce 180 YTL gelen elektrik faturası şimdi 450 YTL ye yükseldi. Herhalde hükümet açıklarını vatandaşın ensesinden kapatacak. Bu kadarı da artık fazla, esnaf batma noktasına geldi, hükümet yaptığının farkına varsın.

 

19 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

Pertev, hükümetin bu fiyatları "en az Güney in seviyesine çekmesini" ve "ödenen fazlalığın da derhal iadesini" istedi.

 

Raşit Pertev yazılı açıklamasında, "Güneyde elektrik tüketimi yoğun bir Rum ailenin ayda 290 YTL ödediğini, KKTC de ise aynı miktarı tüketen bir ailenin faturasının yüzde elli daha pahalı olup 440 YTL ödemek zorunda kaldığını" savunarak "Bu kabul edilemez" dedi.

 

Hanelerin tüketimi ne olursa olsun fatura miktarlarının yüzde otuz ya da kırk seviyelerinde rahatça azaltılabileceği görüşünü ifade eden Pertev, KIB-TEK in bu konuda çalışma yapmasını; elektrik fiyatları ve faturalanma sistemlerinde değişikliklerin yapılarak, devletin son aylarda vatandaştan topladığı fazla miktarların iade edilmesini istedi.

 

Pertev şu ifadeleri kullandı:

 

"Rum tarafına özeneceklerine hiç olmazsa bu konuda onları örnek alsınlar. Rum tarafı yapabiliyorsa biz de yapabiliriz. Rum tarafına elektrik satacağız diye nutuk atıp övüneceklerine, önce buyursunlar vatandaşın elektrik faturasını azaltsınlar. Bu fiyattaki elektriği Rum değil, kimse almaz."

 

Mevcut ekonomik krizin ortasında böylesine yüksek faturaları vatandaşın kaldıramayacağını kaydeden Pertev, "Fatura vatandaşa çıkmamalıdır. Doğru olan, fuel oil fiyatlarına endeksli makul bir sisteme geçilmesi, hatta vatandaşın fuel oil iniş ve çıkışlarından korunmaya çalışılması, bu olayın da otomatiğe alınmasıdır" dedi.

 

19 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

UCUZ TARİFE ALTERNATİFİ... Maliye Bakanı Uzun, "Bu sistem, farklı saatlerde farklı tarife uygulamasını getirecek. Örneğin nisan ve mayısta gündüz tüketim 200 megavata çıkar, gece saat 8-9 dan sonra 100 e düşer. Yüzde yüzlük bir fark var. Gece 8-9 dan sonra yüzde 30 indirim yaptık dersek tüm ev hanımları, çamaşır ve ütülerini o saatlere çekecek ve tüketime denge gelecek" dedi. Uzun, ev sahiplerinin böylece bu ucuz tarifeden yararlanabileceğini kaydetti

 

(T.A.K/İbrahim DİRAN)

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, farklı saatlerde farklı tarife uygulamasını getirecek akıllı sayaçlara geçileceğini de açıkladı.

 

"Bu sistem, farklı saatlerde farklı tarife uygulamasını getirecek. Örneğin nisan ve mayısta gündüz tüketim 200 megavata çıkar, gece saat 8-9 dan sonra 100 e düşer. Yüzde yüzlük bir fark var. Gece 8-9 dan sonra yüzde 30 indirim yaptık dersek tüm ev hanımları, çamaşır ve ütülerini o saatlere çekecek ve tüketime denge gelecek" diyen Uzun, ev sahiplerinin böylece bu ucuz tarifeden yararlanabileceğini kaydetti.

 

Bu arada rüzgar ve güneşten elektrik elde edecek 5 megavatlık bir santral için ihaleye çıkılıyor.

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun: "Elektrik üretiminde kullanılan güneş panelleri ve rüzgâr değirmenlerine uygulanan fon ve vergilerde muafiyet gündeme gelecek" dedi.

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, temiz ve yenilenebilir kaynaklar olan güneş veya rüzgârdan elektrik enerjisi sağlayacak 5 megavatlık bir santral için deneme amacıyla yakında ihaleye çıkılacağını açıkladı.

 

Önce ihtiyacı sürekli karşılayacak santraller

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu nun (KIB-TEK) natif kaynaklarla elektrik üretimi yapılması amacıyla sürdürdüğü çalışma konusunda TAK muhabirine yaptığı açıklamada, güneş ve rüzgârla sürekli olarak elektrik elde edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle var olan bütçeyle yenilenebilir enerjiye yatırım yapmadan önce, ihtiyacı sürekli olarak karşılayacak santrallerin kurulması gerektiğini vurguladı.

 

Uzun, tüketimi karşılayacak kapasiteye daha yeni ulaştıklarını da söyledi.

 

KKTC nin bugünkü ihtiyacının 320 megavat olduğuna, kasım ayında santrallere yapılacak takviye ile üretim kapasitesinin 350 megavata çıkacağına işaret eden Bakan Uzun, güneş veya rüzgarla çalışacak 5 megavatlık santralin ise, yıllık tüketimin yüzde 1.5 ini karşılayabileceğini bildirdi. Uzun, AB ülkelerinde toplam ihtiyacın ortalama yüzde beşinin yenilenebilir kaynaklardan karşılandığına dikkati çekti.

 

Ev ve iş yerlerine monte edilebilen ve ürettiği fazla elektriği de bağlı olduğu elektrik şebekesine satabilen güneş panelleri ve rüzgar değirmenleri ile çalışan sistemlerin Avrupa da yaygın olarak kullanılmasına karşın, KKTC de neden hala uygulanmasına geçilmediği yönündeki bir soruya karşılık Uzun, söz konusu sistemlere geçilmesi konusunda herhangi bir fiziki altyapı eksikliği bulunmadığını belirterek, şöyle dedi:

 

"Ancak ev ve işyerlerinin, üretim fazlasını KIB-TEK e satmak isteyeceği zamanlar, benim de

 

(KIB-TEK olarak) satın almak istemeyeceğim zamanlar olacak. Kurumun makinelerinin, talebin düşük olması nedeniyle çalışmadığı zamanlar olacak. Buna rağmen KIB-TEK, fazla elektrik enerjisini, ihtiyacı olmamasına rağmen satın alırsa işte o zaman kurumu batırmaya götürürüz. İhaleye katılan firmalara ürettiği elektriği satın alma garantisi veriyoruz, bir de bunlara garanti verilirse, tüketemeyeceğimiz ölçüde elektriği satın alma garantisi vermiş olacağız.

 

Bu sebeple şu anda şebekeye (KIB-TEK) elektrik satılması doğru değil. Öncelikle kurulu gücümüzü, gelecek 15 yıllık ihtiyacı karşılayacak bir noktaya getirmek istiyoruz. Bunu, tahmin ediyorum yıl sonuna kadar başaracağız."

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, daha iki yıl önce sürekli elektrik sağlanamadığından şikâyet ederken şimdi, elektrik zamları ve natif enerji kaynaklarının tartışıldığını kaydederek, "Bu; nereden nereye geldiğimizin bir göstergesidir" dedi.

 

"Herhangi bir engel yok"

 

Ev ve işyerlerinde elektrik üretiminde kullanılan güneş panelleri ve rüzgar değirmenlerine uygulanan fon ve gümrüklerde muafiyetin gündeme geleceğini, ancak üretilen elektriğin bu aşamada şebekeye satılmasının mümkün görülmediğini ifade eden Uzun, ev ve iş yerlerinin bugün bile ihtiyacını karşılamak için güneş panelleri veya rüzgar değirmenleri kullanabileceğini ve ihtiyaç eksiğini de şebekeden satın alabileceğini belirtti, buna herhangi bir engel bulunmadığını söyledi.

 

"Daha ucuz değil"

 

Rüzgâr ve güneş enerjisinden elektrik üretecek santral kurulmasının maliyetinin çok yüksek olduğunu, bunun için de daha ucuza elektrik üretilmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Uzun, yap-işlet-devret modeli 100 megavatlık bir elektrik santrali için geçen ay ihaleye çıktıklarını ve ihaleye katılan şirketlerin kaynak konusunda serbest bırakılmasına rağmen gelen tüm tekliflerin mazotla çalışan santrallerin maliyetinin üzerinde olduğunu kaydetti.

 

Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretim projeleri hakkında Uzun, "Her yıl ihtiyaç 35 megavat artıyor. Seneyi şimdiden planlamazsak karanlıkta kalırız. Dolayısıyla önce kendi kendimize yetmemiz lazım, sonra da bu işe girmemiz lazım. Ama biz daha fazla beklemeden, deneme mahiyetinde ve sistemi tanıma bakımından, güneş ve rüzgâr enerjisinden en fazla 5 megavat elektrik üretmek için de ihaleye çıkacağız. Bu, yıllık 320 megavatlık ihtiyacın yüzde 1.5 ini karşılayacak" şeklinde konuştu.

 

Uzun, doğal gazın ise bugün elektrik üretmek için daha ekonomik olarak görülmesine karşın uluslararası borsalarda gelecek yıllarda yükselme ihtimali bulunduğunu kaydetti.

 

Akıllı sayaçlarla indirimlerden faydalanılabilecek

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, farklı saatlerde farklı tarife uygulamasını getirecek akıllı sayaçlara geçileceğini de açıkladı.

 

"Bu sistem, farklı saatlerde farklı tarife uygulamasını getirecek. Örneğin nisan ve mayısta gündüz tüketim 200 megavata çıkar, gece saat 8-9 dan sonra 100 e düşer. Yüzde yüzlük bir fark var. Gece 8-9 dan sonra yüzde 30 indirim yaptık dersek tüm ev hanımları, çamaşır ve ütülerini o saatlere çekecek ve tüketime denge gelecek" diyen Uzun, ev sahiplerinin böylece bu ucuz tarifeden yararlanabileceğini kaydetti.

 

18 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

Enerji Profesyonelleri Birliği: Elektrikte natif kaynaklar için politika üretilmeli

 

Enerji Profesyonelleri Birliği Başkanı Ali Korakan, hükümetin; enerji için fiyatı hızla artan akaryakıta olan bağlılık karşısında, güneş, rüzgâr, yer ısısı gibi natif kaynaklardan faydalanacak politikalar üretmesi gerektiği görüşünü kaydetti.

 

Avrupa Birliği nin 2020 yılına kadar elektrikle çalışan cihazların verimliliğini yüzde 20 artırmayı, elektrik tüketiminin ise yüzde 25 inin yenilenebilir enerjiden karşılanmasını hedef olarak koyduğunu belirten Korakan, yenilenebilir kaynaklarla çalışan küçüklü büyüklü pek çok sistem kurularak, akaryakıta olan bağımlılığın az da olsa azaltılabileceği görüşünü belirtti.

 

Yenilenebilir kaynaklarla çalışan elektrik üretim sistemlerinin daha pahalı olduğunu kaydeden Korakan, ancak elektrik fiyatlarının artmaya devam edeceğini, bu nedenle zamanla natif sistemlerin fiyatlarının daha makul bir seviyeye ineceği görüşünü dile getirdi.

 

Güneş enerjisi

 

Ali Korakan, güneş enerjisinin, ülkede natif enerji kaynaklarının en önemlisi olduğunu kaydetti ve güneş enerjisinden elektrik üretimi, su ısıtma ve aydınlatma için daha fazla yararlanılması gerektiğini söyledi.

 

Güneşten elektrik elde etmede kullanılan güneş panellerinin binalara yerleştirilerek, elde edilen ihtiyaç fazlası elektriğin şebekeye satılması yönteminin gelişmiş ülkelerde yaygın olduğunu belirten Korakan, "Bu uygulamanın KKTC de de uygulanabilmesi için yasal düzenlemenin dışında herhangi bir engel bulunmuyor" dedi.

 

Güney Kıbrıs ta enerji verimi yüksek olan cihazlar için hükümetin maliyetin yüzde 40-50 sine kadar teşvik verdiğini belirten Ali Korakan, Rum tarafının; elektrik enerjisi üretimi için kullanılan güneş panelleri için yüzde 50 teşvik ve 10 yıla kadar üretilen elektrik enerjisi fazlasını satın alma taahhüdü verdiğini anlattı.

 

"Verimlilik standartları belirlenmeli"

 

Su ısıtma için kullanılan pek çok güneş panelinin istenilen verimlilikte olmadığını söyleyen Korakan, güneş ısıtma sistemleri gibi pek çok elektronik cihaz için verimlilik standartlarının belirlenmesi gerektiğini ifade etti.

 

"Standartlar konusunda çok eksiğimiz var. Tüm elektronik cihazlar için enerji tüketimi standartları üretilmesi lazım" diyen Korakan, ülkeye giren cihazların, güvenlik açısından kontrollerinin yapıldığını, ancak elektrik verimliliği ile ilgili herhangi bir kontrolden geçirilmediğini kaydetti.

 

Korakan, AB standartlı bir güneşliğin ülkede üretilen standart altı güneşliklere göre 2-3 katı daha verimli olduğunu belirtti.

 

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi nde suyun mazot tüketen bir sistemle ısıtılmasının yanlış bir uygulama olduğunu savunan Korakan, bina tasarımı aşamasında, binanın güney cephesine daha fazla cam konması gibi bazı noktalara dikkat edildiği takdirde hem güneşin aydınlatma hem de ısıtma özelliğinden daha fazla yararlanılabileceğini ifade etti.

 

Rüzgârdan elektrik

 

Bir ev veya siteler için elektrik üretecek sistemleri çalıştıracak yeterli rüzgârın ülkede bulunduğu görüşünü dile getiren Ali Korakan, rüzgârla çalışan bu sistemlerin eskiden olduğu gibi kuyulardan su çekimi için de kullanılabileceğini anlattı.

 

Korakan, rüzgârla elektrik üreten büyük ölçekli sistemler için yeterli rüzgârın ülkede var olup olmadığını tespit etme çalışmalarının da devam ettiğini kaydetti.

 

Buharla elektrik

 

Dünyada bugün güneş enerjisi ile buhar elde edilen ve daha sonra buharla da elektrik enerjisi üretilen sistemler kullanıldığına işaret eden Ali Korakan, Akdeniz ülkelerinden İspanya nın sistemin en çok kullanıldığı ülke olduğuna dikkat çekti.

 

Her tür binanın ısıtılması ve soğutulması için natif bir enerji kaynağı olan yeraltındaki sabit ısının (CEO) da kullanılabileceğini belirten Korakan, yeraltına yerleştirilen boru ve binaya yerleştirilen ısı pompası ile çalışan sistemin, gaz ile çalışan merkezi ısıtma sistemine göre 5, klimaya göre ise 2 kat daha verimli olduğunun altını çizdi.

 

Enerji Profesyonelleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ekrem Güneş de, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu nun üzerindeki yükün ve çevreye olan zararın azaltılması için, tüketicilerin güneş panellerinden elde edeceği elektrik enerjisinin ihtiyaç fazlasını KIB-TEK e satmasına olanak verecek "natif enerji yasasının" hayata geçirilmesi gerektiği görüşünü kaydetti.

 

Dört kişilik bir evde ihtiyaç duyulan elektrik enerjisinin saatte 3 kilovata kadar çıktığını, elektriğin çok kullanılmadığı saatlerde ise bunun 1.5 kilovata kadar düştüğünü belirten Ekrem Güneş, 3 kilovatlık bir sistemin bir eve kurulma maliyetinin 15 bin Euro ya mal olacağını, bu sistemin, KIB-TEK e de satılacak elektrik sayesinde kendi kendini 4-5 yılda ödeyebileceğini, 1.5 kilovatlık bir sistemin ise 7 bin Euro ya mal olacağını, ancak KIB-TEK e satacak üretim fazlası olmayacağı için sistemin kendi kendini 6-7 yılda ödeyebileceğini, ancak sistemlerin 25 yıl verimlilik garantisi bulunduğundan bu sistemlerin tüketiciler için her halükarda karlı olacağını kaydetti.

 

Ekrem Güneş, ülkenin elektrik ihtiyacının 350 megavat olduğunu ve bireysel sistemlerin üreteceğinin ise 2-3 kilovat olduğunu, bundan dolayı, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu nun elinde tüketemeyeceği miktarda elektrik enerjisi olma olasılığının bulunmadığını söyledi.

 

Alternatif enerji yasasının Güney Kıbrıs, Türkiye ve AB ülkelerinde hayata geçirildiğini vurgulayan Ekrem, yasa ile birlikte sistemler için gerekli vergi muafiyetleri ve teşviklerin de sunulması gerektiğini kaydetti.

 

Güneşle çalışan sistemlerin küçük ölçeklerde de kurulabileceğini ve ihtiyaç duyulan diğer elektrik enerjisinin de şebekeden satın alınmasının mümkün olabileceğini belirten Güneş, ancak bu sefer amortisman süresinin uzayacağını kaydetti.

 

Biyologlar Derneği ise, natif enerjiyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, ekonomik olarak kalkınmak ve sağlıklı bir çevreye kavuşmak için konutlarda ve iş yerlerinde enerji tasarrufuna gidilmesi gerektiğini belirtti.

 

Güneşten elektrik elde eden güneş panellerinin ev, işyerleri ve kurumlarda kullanılmasının da teşvik edilmesi gerektiği kaydedilen açıklamada, bunun için de söz konusu güneş panelleri üzerindeki fon ve vergilerin kaldırılması gerektiği ifade edildi.

 

"Bina tasarımları sırasında enerji tasarrufuna özen gösterilmeli"

 

Binaların tasarım aşamasında enerji tasarrufuna da özen gösterilmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada, enerji tasarrufu için belirlenecek kriterlere uymayan tasarımlara Mimar ve Mühendisler Odası ndan onay verilmemesi gerektiği kaydedildi.

 

Açıklamada ayrıca, enerji tasarrufuna yönelik olarak binalarda yapılacak tadilatlar için düşük faizli kredi verilebileceği ve elektrik tasarrufu konusunda kampanyalar yapılabileceği de belirtildi.

 

18 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi

 

Dünya petrol fiyatlarında meydana gelen artış ya da düşüşe göre düzenlenen elektrik fiyatları son 2 yılda yüzde 65 oranında arttı.

 

Şubat 2008 de başlayan uygulamaya göre, elektrik fiyatları, dünya fuel-oil fiyatlarında meydana gelen artışa bağlı olarak her ay yeniden belirleniyor.

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, fuel-oil e yapılan harcamanın KKTC nin elektrik enerjisi üretim maliyetinin yüzde 85 ni oluşturmasından dolayı bu düzenlemenin kaçınılmaz olduğunu söyledi. Uzun, fuel-oil fiyatlarında düşüş meydana gelmesi halinde elektrik fiyatlarının da düşürüleceğine dikkat çekti.

 

Konuyla ilgili olarak TAK muhabirinin sorularını yanıtlayan Uzun, bazı tedbirler alarak bu hızlı fiyat artışını yumuşatmaya çalıştıklarını kaydetti. Uzun, KDV yi almadıklarını ve az tüketenlere düşük tarife uyguladıklarını belirtti.

 

Elektrik fiyatları otomatiğe bağlandı

 

Ahmet Uzun, elektrik bedelinin Türkiye ve Güney Kıbrıs ta olduğu gibi otomatiğe bağlandığını ve her ay fuel-oil fiyatında meydana gelen artışa bağlı olarak düzenlendiğini kaydetti.

 

Uzun, elektriğe 2 yılda yaklaşık yüzde 65 zam yapıldığını ve bunun da elektrik maliyetinin büyük bir kesimini oluşturan yakıt fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığını söyledi.

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, elektrik enerjisinin üretiminin maliyet unsurlarının yüzde 80-85 nin fuel-oil e dayandığına işaret ederek, elektrik enerjisinin fiyatının, dünya borsalarında değer bulan ve ne daha ucuza ne de daha pahalıya satılması mümkün olmayan fuel-oil fiyatlarına göre düzenlenmesinin şart olduğunu belirtti.

 

Tek tip tarife yok

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, fiyatların, Bakanlar Kurulu tarafından hazırlanan formülle belirleneceğini ve tek tip tarife olmayacağını söyledi. Uzun, turizmci, tarımcı ve sanayici gibi üretim sektörlerine ve konutlara düşük tarife uygulanacağını ve bundan doğan açığın, fazla elektrik kullanan konutlara yüksek tarife, devlet dairelerine de 1.5 katı yüksek tarife uygulayarak kapatılmaya çalışıldığını belirtti.

 

Uzun, konutlara da en düşük tarifenin uygulandığını kaydetti.

 

Uzun, "Üretim maliyeti 31 Temmuz itibarıyla 38 kuruş olan 1 kws elektrik enerjisini, ikametgahlara 250 kws altında tüketildiği zaman 32 kuruştan, 251-500 kvs tüketimde 33 kuruştan, 501-750 kvs tüketimde 36 kuruştan ve 751 kws üzeri tüketildiği zaman 48 kuruştan veriyoruz" dedi.

 

Devletin ise 1 kws için 43 kuruş ödediğine işaret eden Uzun, turizm, tarım ve sanayi sektöründeki şirketlere 25 ile 32 kuruş arasında değişen tarifeler uyguladıklarını söyledi.

 

"Fuel oil fiyatı düşerse, elektrik de düşecek"

 

Uzun, "Eğer akaryakıt fiyatı düşerse, elektrik fiyatı da düşecek. Yükselmişse, yükselecek. Örneğin ağustos ayının başından bugüne akaryakıt fiyatında bir düşüş görülüyor. Eğer böyle giderse, bu demektir ki elektrik fiyatları ay sonu indirilecek" dedi.

 

Ahmet Uzun, 1 metrik tonu Ocak 2007 de 227.23 dolar, Ocak 2008 de ise 423.59 dolar olan fuel-oil in fiyatının yıl içinde hızla arttığını ve Haziran da 596, Temmuz da ise 710 dolara çıktığını kaydetti. Ahmet Uzun, fuel-oil fiyatının 1 Ocak 2007 den Temmuz 2008 e kadar yüzde 212 arttığını belirtti.

 

Başka sisteme dayanan enerji

 

Maliye Bakanı Uzun, her yıl ek yük gelen tüketimi tam olarak karşılayamayan KKTC nin akaryakıt, doğal gaz, su ya da nükleer enerjiden elde edilen "sürekli enerjiye" ihtiyaç duyduğunu da söyledi.

 

Fuel-oil le çalışan santrallerin, nükleer enerji ile suyun imkansız ve doğal gazdan daha ekonomik olmasından dolayı tercih edildiğini kaydeden Uzun, bugün itibariyle doğal gazın fuel-oil den daha ucuz olduğunu ancak fiyat dengesinin hep bu şekilde kalacağının bir garantisi olmadığını belirtti.

 

Ahmet Uzun, ne rüzgarda, ne de güneşte bir depolama imkanı olmadığı için KKTC de natif bir enerji kaynağı olamayacağını da söyledi. Uzun, sürekli olmamalarından dolayı güneş ve rüzgarın, enerji ihtiyacını karşılayan kurulu bir gücü bulunan ülkelerde, çevreci endişelerden dolayı natif, ilave güç olabileceğini belirtti.

 

Uzun, "Yani biz kalkıp, güneş ya da rüzgardan üretim santralleri kurarsak, güneş yok diye gece elektrik veremeyeceğiz. Bu nedenle yeterince kurulu gücümüz, santralimiz olmalıdır ki rüzgar ve güneş olmayınca santralimizi devreye koyup, açığımızı kapatalım" dedi.

 

Yatırımlarda önemli aşama kaydedildi

 

Maliye Bakanı Ahmet Uzun, yatırımlarla büyük bir aşama kat eden elektrikte gelinen noktadan çok mutlu olduğunu da vurguladı.

 

Uzun, "2 sene önce elektriğimiz yoktu. Santrallerimiz yetersizdi. Uzun süre elektriğimiz kesiliyordu. Belli dönemlerde Güney Kıbrıs tan elektrik alıyorduk. O noktayı aştık. Artık kendimize yetecek elektriğimiz var. Bu gelecek olan yatırımlarla artımız bile olacak. Bazı santrallerimizi yedeğe alacağız" dedi.

 

İletim hatlarına 2 yılda 177 km eklendi

 

Santrallerin yanı sıra iletim hatlarına da büyük yatırım yaptıklarını kaydeden Uzun, İngiliz döneminden 2 yıl öncesine kadar 310 km. olan ülkedeki iletim hatlarına son 2 yılda 177 km. lik iletim hattı eklediklerini söyledi.

 

Halkın dün elektrik bulamamaktan şikayetçi olurken, bugün elektrik fiyatlarının yüksekliğini, natif kaynakların kullanılmasını konuştuğuna işaret eden Uzun, bunun nereden nereye gelindiğinin göstergesi olduğunu söyledi.

 

KIBTEK e 200 trilyonluk yatırım

 

Ahmet Uzun, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu na son 2 yılda 200 trilyon TL üzerinde harcama yapıldığını kaydetti.

 

Fuel-oil fiyatlarındaki artışın elektrik fiyatlarına eşzamanlı ve aynen yansıtılmamasından dolayı Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu nun bankalara 100 trilyon luk borcu bulunduğunu da söyleyen Uzun, kurumun aynı nedenlerden dolayı Maliye Bakanlığı na da 150 trilyonluk borcu bulunduğuna dikkat çekti.

 

13 Ağustos 2008

Kıbrıs Gazetesi 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR