ICCI 2013 Organizasyon ve Danışma Komitesi Toplantısında Kömürün Elektrik Üretimi Üzerindeki Potansiyeli Konuşuldu.

 

Sektörel Fuarcılık tarafından düzenlenecek olan ICCI 2013’ün, Organizasyon ve Danışma Komitesi toplantılarının ikincisinde, ülkemizdeki kömürün elektrik üretimi üzerindeki potansiyeli değerlendirildi.

 

ICCI 2013 - 19. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nın ikincisi düzenlenen Organizasyon ve Danışma Kurulu toplantısında, kömürün elektrik üretimindeki potansiyeli konuşuldu. Divan Otel’de gerçekleştirilen toplantıya Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürü Mustafa Aktaş ve EPDK Elektrik Dairesi Başkanı Ahmet Ocak ve Enerji Üretim Anonim Şirketi Genel Müdürü Halil Alış, ICCI Yürütme Kurulu Başkanı ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Selahattin Çimen ve Sektörel Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Bulak katıldı.

 

Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren ICCI Yürütme Kurulu Başkanı ve Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Selahattin Çimen, yerli kömür kaynaklarımızı bugüne kadar yeterince değerlendirmediğimizi ifade etti. Bakanlık olarak bu konuda özellikle son 8-10 yıldır ciddi gayretler gösterdiklerini ancak arzu edilen ivmenin yakalanabildiğini söylemenin zor olduğunu dile getiren Çimen:  “Buna rağmen özellikle son bir yıl içerisinde, bu konuda hükümetimizin verdiği destekler ve TKİ yeni yönetiminin attığı cesaretli adımlar; Türkiye elektrik sektöründe yerli kömürlerimizin hak ettiği yeri alacağı inancımızı pekiştiriyor. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin yerli kömürlerini daha çok konuşuyor olacağız” dedi.

 

Sektörel Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Bulak ise ICCI 2013 ana konferansının organizasyonları ile ilgili son durum hakkında bilgiler aktardı. ICCI 2013 konferans organizasyonu ile ilgili netleşen son bilgiler şu şekilde:

 

9. , 10. ve 11. salonlar da kullanıma açılarak, toplam 12 bin metrekare alanda; alt katılımcılar ile beraber 250 katılımcı firma ve 5 ülke pavilyon katılımı (Almanya, Çin, Danimarka, İsveç, Tayvan) olacak.

 

Bu yıl, Con Energy ve E-world firmaları smart enerji ve şehir dağıtımları ile ilgili her yıl Almanya’da geniş bir katılımcı grubu ile birlikte düzenlemiş olduğu fuarın ilk işbirliğini 11. salonda yapacak.

 

Bu yıl ikili görüşmeler için 107 ülkeden alım heyetleri davet edildi. 12 Ülkenin (Almanya, Azerbaycan, Bangladeş, Çin, Hırvatistan, İngiltere, İrlanda, İskoçya, İspanya, İsveç, Madagaskar, Özbekistan) alım heyetleri katılımı kesinleşti.

 

Afrika’dan katılacak ülkelerden de yavaş yavaş geri dönüşler başladı. Gelecek olanlar özellikle alım potansiyeli olan ülkelerin heyetleri. Gerek Türkiye’den gerek yurtdışından katılan firmaların satış potansiyeli olduğu için B2B görüşmeleri geçen senelere göre daha yoğun olacak. Şu ana kadar ikili iş görüşmelerine 90’a yakın başvuru yapıldı ve 200’e yakın iş görüşmesi organize edildi.

 

Davetli konferans konuşmacıları olarak; T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Hasan Murat Mercan, Uluslararası Enerji Ajansı Baş Ekonomisti Dr. Fatih Birol, Kuzey Ren-Vestfalya İklim Koruma, Çevre ve Tarım Bakanlığı Müsteşarı Udo Paschedag katılacak.

 

Dernek / Kurum Oturum Başlıkları Şu Şekilde Sıralanmaktadır:

 

- Alman Girişimciler Birliği Federasyonu: Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının İletim Sistemini Bağlantı Kapasiteleri

- Alman Türk Ticaret ve Sanayi Odası Özel Oturumu:

- Con Energy Özel Oturumu: Enerji Ticareti ve IT Çözümleri

- ELDER Özel Oturumu: Serbest Piyasada Dağıtım Sektörü

- Enerji Hukuku Araştırma Enstitüsü Özel Oturumu: Elektrik Piyasası Kanunu Taslağı ve Değerlendirme

- Enerji Ticareti Derneği Özel Oturumu: Perakende Elektrik Ticareti ve Elektrik Ticaretinde Rekabet

- EPDK Özel Oturumu: Elektrik Piyasasındaki Gelişmeler, Planlanan Çalışmalar ve Hedefler

- ETKB Özel Oturumu:

- GENSED Özel Oturumu: PV Teknolojisindeki Son Gelişmeler ve Mevzuat

- HESİAD Özel Oturumu: Türkiye`de Hidroelektrik Enerji`nin Durumu - Hedefler ve Darboğazlar

- İMKB Özel Oturumu: Enerji Borsası

- Li-Der Özel Oturumu: Lisanssız Elektrik Üretimi

- MMG Özel Oturumu: Türkiye Elektrik Enerjisi Üretiminde Kömür Potansiyeli

- MÜSİAD Özel Oturumu: Yatırımcılar Gözüyle Enerji Sektörü

- Sanayi Odaları Ortak Oturumu: Sanayide Enerji Yönetimi - Enerjinin Verimli Kullanımı ve Uygun Maliyetli Tedariki

- TÜREB Özel Oturumu: Türkiye`de Rüzgar Enerjisi ve Geleceği

- TÜRKOTED Özel Oturumu: Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri

- TÜSİAD Özel Oturumu: Doğalgaz Piyasası

 

ICCI 2013 Konferans Oturum Başlıkları Şu Şekilde Sıralanmaktadır:

 

- Atık Yönetimi, Atık Teknolojileri ve Atıktan Enerji

- Doğal Gaz ve Petrol

- Dünya, AB ve Türkiye Enerji Sektörü İle İlgili Değerlendirmeler

- Elektrik Piyasası İle İlgili Değerlendirmeler

- Enerji Santrallerinde İşletme ve Bakım

- Enerji Hukuku ve Tahkim Kararları

- Enerji Projelerinin Finansmanı

- Enerji Verimliliği

- Enerji ve Çevre

- Nükleer Enerji

- Yeni Teknolojiler

- Yenilenebilir Enerji Piyasası İle İlgili Değerlendirmeler, Sorunlar ve Çözüm Önerileri

- Yenilenebilir Enerji - Rüzgar

- Yenilenebilir Enerji - Güneş

- Yenilenebilir Enerji - Jeoermal

 

ICCI 2013 Organizasyon ve Danışma Komitesi toplantısının açılış konuşmalarının ardından Türkiye’de kömürün elektrik üretimi üzerindeki potansiyeli mercek altına alındı. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) Genel Müdürü Mustafa Aktaş, “Türkiye Elektrik Enerjisi Üretiminde Kömür Potansiyeli” başlıklı sunumunu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Elektrik Dairesi Başkanı Ahmet Ocak ise “Türkiye Elektrik Piyasasındaki Gelişmeler ve Değerlendirmeler” başlıklı sunumu gerçekleştirdi.

 

Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ) Genel Müdürü Mustafa Aktaş, Türkiye’nin 14,1 milyar ton kömür rezervi olduğunu, bu rezervin yüzde 90.7’lik bölümünün linyit kömürü geri kalan kısmının ise taşkömürü olduğunu söyleyerek, “Kömürle çalışan elektrik üretim santrallerinde sıfır emisyona yakın teknolojilerin kullanılmasını sağlamaya çalışıyoruz” dedi.

 

“Nükleerden istifade etmemiz gerekiyor”

Aktaş dünya enerji kaynaklarından enerji üretimi ile ilgili bilgiler vererek, nükleerin dünya enerji üretiminde yüzde 5 paya sahip olduğunu, Avrupa Birliği ülkelerinin enerji üretim kaynakları içinde ise bu oranın yüzde 12 olduğunu belirtti. Aktaş, Fransa’nın enerji kaynakları içinde ise nükleerin aldığı payın yüzde 76 seviyelerinde olduğunu vurgulayarak: “Türkiye’nin hemen yanı başında, Ermenistan’da, çalışan bir nükleer santral var. ‘Sınırımız içinde çalışırsa kötü, dışında çalışırsa iyi’ diye bir şey yok. Önlemlerini almak şartıyla bu kaynaktan da istifade etmemiz gerekiyor. Tabi Japonya’da yaşanan tsunami felaketinden sonra, orada nükleerden istifade etme açısından yüzde 44’lük bir eksilme oldu. Hemen ardından Almanya’da yüzde 70’lerde, dünya toplamına baktığımızda da yüzde 4.3’lük bir gerileme yaşandı. Bunun etkisi geçtikten sonra tekrar bu alanda faaliyetler devam edecek diye düşünüyorum” dedi.

 

“Fosil yakıta mecburuz”

Diğer enerji kaynaklarının da dünya enerji üretimi içindeki rollerini değerlendiren Aktaş, hidrolik santrallerin yüzde 6, kömürün yüzde 30, petrolün yüzde 33, doğalgazın yüzde 24, yenilenebilir enerji kaynaklarının yüzde 2 paya sahip olduğunu belirterek şunları söyledi: “Yenilenebilir enerjiye kimse karşı değil ancak 2011 yılında rüzgar enerjisinde yüzde 25.8; güneş enerjisinde yüzde 86.3 artış olmasına rağmen yenilenebilir enerji kaynaklarının dünya enerji üretimindeki payı yüzde 2 seviyelerinde kaldı. Sonuçta 2030’lu yıllara kadar yapılan projeksiyonlarda 3 fosil yakıta mecbur olduğumuz görünüyor.”

 

“Kömüre eğilim artacak”

Kömüre olan eğilimin 2030’lu yıllarda artacağını söyleyen Aktaş, petrolün diğer fosil yakıtlardan farklı olarak ticarete daha fazla konu olduğuna da dikkat çekti.  Aktaş: “2035 yılında fosil yakıtlardan enerji üretimi öngörüsü 20 trilyon kWh civarında. 3 fosil yakıta baktığımızda; kömür üretildiği yerde 6.3 milyar ton tüketiliyor, 1.1 milyar ton da ticarete konu oluyor. Dünya toplamda 7.4 milyar ton kömür tüketiyor. Doğalgaza baktığımızda; 2.6 trilyon metreküp üretildikleri yerde tüketiliyor ve 800 milyar metreküp de ticarete konu oluyor. Petrol ise 12.9 milyar varil üretildiği yerde tüketilirken, 13.5 milyar varil de ticarete konu oluyor. Biz 2030’lu yıllarda fosil yakıtlar içerisinde özellikle kömüre eğilimin fazla olacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

 

“57.243 MW kurulu gücün içinde linyitin kapasitesi 8.140 MW”

Türkiye’nin 57.243 MW’lık kurulu gücü bulunduğunu belirten Aktaş bu gücün içinde linyite dayalı mevcut santral kapasitesinin de 8.140 MW olduğunu söyledi. “Linyite dayalı kurulu gücün, toplam içindeki payı yüzde 14” diyen Aktaş TKİ’nin pazardaki konumu ile ilgili de şunları söyledi: “Türkiye linyit rezervleri içerisinde TKİ’ye ait olan pay 2,6 milyar ton civarında, yani yüzde 21’lik, bir paya sahipiz. Ancak Türkiye’nin 104 milyon ton kömür tükettiğini ve bunun 24 milyon tonunun ithal olduğunu düşünürsek pazardaki payımız yüzde 45 civarında” dedi.

 

“9,2 milyar Dolar’lık santral kurulum çalışması planlıyoruz”

2012 yılında ihalesi yapılarak faaliyete geçirilmesi düşünülen Adana, Bursa ve Manisa’da üç alanları olduğunu ve bu alanlarda 537 milyon ton kömür rezervi bulunduğunu dile getiren Aktaş: “Santrallerin kapasitesi toplam bin 320 MW, yıllık toplam elektrik üretim kapasitesi 8,6 milyar kW/h, toplam yatırım tutarı ise 3 buçuk milyar Amerikan Doları olan özel sektör yatırımı yapılacak. Bu yatırımın karşılığında 336 Milyon TL gelir tahmin ediyoruz” dedi. Aktaş, 2013 yılında ise 482 milyon tonluk kömür rezervine sahip 4 santralde 2 bin 250 MW kapasiteli yıllık 14 milyar kWh’lik elektrik üretimi gerçekleştirecek Kütahya, Bingöl, Muğla ve Manisa’da toplam 9,2 milyar Amerikan Doları tutarında santral kurulum çalışması planladıklarını sözlerine ekledi.

 

“Yerli kömüre dayalı kapasitenin 30 bin MW’a çıkarılması hedefleniyor”

Türkiye’nin enerjide, normal büyümesinin üzerinde bir potansiyeline sahip olduğunu belirten Aktaş: “2010 yılında 213 milyar kW/h bir enerji tüketimi gerçekleşti. 2011 yılında 228 milyar kW/h bir enerji tüketimi olurken, 2012 yılında da 241 milyar kW/h’lik bir enerji tüketimi oldu. Yani Türkiye normal büyümesinin üzerinde, yüzde 8.5 civarında, enerjide büyüme potansiyeline sahip. Hükümetin 2023 hedeflerinde, elektrik kapasitesinin 100 bin MW’a ulaştırılması düşünülüyor. Mevcut kapasiteye baktığımızda doğalgaz çevrim santralleri yüzde 48’lere varan paya sahip. Yerli kömüre ait olan pay yüzde 16 civarlarında. İthal kömürde de yüzde 23’leri yakalayabiliyoruz. Dolayısıyla 2023’de hedeflenen 100 bin MW kapasitenin içerisinde yerli kömüre dayalı olan kapasitenin 30 bin MW seviyelerine çıkarılması hedeflenmektedir” diye konuştu.

 

“TAQA anlaşması parlamentoya gelecek”

Enerji Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) Genel Müdürü Halil Alış ise bir soru üzerine Birleşik Arap Emirlikleri Elektrik Şirketi TAQA ile yapılan hükümetler arası anlaşmanın 1 buçuk ay içerisinde parlamentoda görüşüleceğini söyledi. Afşin - Elbistan bölgesinde kurulması planlanan santralin işletmesi için yüzde 65 TAQA, yüzde 35 EÜAŞ ortaklığında bir şirket kurulacağını aktaran Halil Alış, 12 milyar Dolar’lık yatırımla kurulacak santralin hayata geçmesiyle birlikte 2023 yılında Türkiye’nin 6 milyar Dolar’lık doğalgaz ithalatının önüne geçeceğini belirtti.

 

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Elektrik Dairesi Başkanı Ahmet Ocak ise “Türkiye Elektrik Piyasasındaki Gelişmeler ve Değerlendirmeler” konulu sunumunda şu anda en önemli problemin cari açık olduğunu ifade ederek, “Kömür santrallerinin yerine yenilenebilir enerji santrallerinin devreye alınması burada önemli hale geliyor” diye konuştu.

 

Şu anda Türkiye’nin hem bugünkü durumu hem de gelecek ile ilgili senaryolarına bakıldığında, ülkenin enerjiyle ilgili sadece talebi karşılayabilecek bir gücü olduğunu söyleyen Ocak, konuşmasına şöyle devam etti: “Dışa bağımlılığımız kesinlikle azalmaz. OECD ülkelerine baktığınız zaman kişi başı elektrik tüketimi şu anda yaklaşık 8 bin kWs’dir, Türkiye’de ise hala kişi başı tüketim 2 - 2 bin 500 kWs’dir. Ancak bu talep 30 yıl sonra artacak. Buna göre düşündüğümüzde, yeni kaynaklar ortaya çıkmadığı sürece (kayagazı vs.) ve bu projeler devreye girmediği sürece dışa bağımlılığı azaltmamız mümkün değil. Oranı ancak sabit tutabiliriz, ya da azaltabiliriz. Azaltmak için de yerli kaynakları değerlendirmemiz gerekir.  Dolayısıyla bir an önce yenilenebilir enerjiyle ilgili bekleyen yatırımların hayata geçirilmesi gerekir.”

 

10 yıllık projeksiyona baktığımızda 82 bin MW civarında güce ulaşmanın önemli olduğuna değinen Ocak, “Tabi bu kapsamda yapılmış yüksek başvurular var fakat hayata geçirildi mi? Ne kadar iyi niyetli olursanız olun, lisans alsanız da şu an 1 milyar Dolar’lık başvurular mahkeme tarafından durdurulmuş durumda. Burada kimin hatası var o ayrı bir konu ama karşınıza böyle sorunlar çıkabiliyor. Bunu engellemeniz mümkün değil. Bunun için yatırımcının da dikkat etmesi gerekir” dedi.

 

“Ön lisans almak gereklidir”

Yatırımcıların yatırım yaptıkları halde hayata geçirmediği projeler ile de karşılaştıklarını belirten Ocak sözlerini şöyle sürdürdü: “70-80 bin MW’lık başvuruyu yapmak önemli değil, önemli olan devamını da getirebilmek. Bu konudaki kanun tasarısının ortaya çıkmasının nedenlerinden birisi de budur. Bu yüzden ön lisans alımı olması gerekiyor ama ön lisans olduktan sonra ne olacak bu da önemli. Aşağı yukarı 1 yıl sonra ben sektörde iş yapamayacak hale de gelebilirim. Böyle bir durumla karşılaşabiliriz. Bununla ilgili tedbirler var ama başarabilir miyiz göreceğiz”.

 

Ocak konuşmasına şöyle devam etti: “2013 yılında YEKDEM’e başvurular 14 adet HES, 3 adet RES, 6 adet jeotermal, 15 adet biyokütle olmak üzere toplam 38 tane oldu. Şimdi önümüzde bir tasarı var ve bu mecliste görüşülmeye başladı. Lisanları tek talep altında birleştirdik. Kanunun en önemli maddelerinden biri de EPİAŞ’ın kurulması. EPİAŞ, TEİAŞ bünyesinden ayrıldı, hatta özel sektörün ortak olduğu bir yapı oldu. Borsa İstanbul da bu işin ortaklarından biri olacak ve onlar bu işi yönetecek. Bunun tüzel kişiliklerinin, ticari sicil gazetesinin, diğer yönetmeliklerinin hazırlanması zaten Hazine, Borsa İstanbul, Bakanlık nezdinde yapılacak. EPİAŞ TEİAŞ’dan ayrıldığı için farklı fonksiyonları da olacak”.  Ocak konuşmasının devamında, lisanssız elektrik üretim limitini 1 MW’a çıkarılacağını, bu düzenlemenin ise rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarına olumlu katkı yapacağını söyledi.

 

Türkiye’nin en büyük enerji ve çevre konferansını düzenleyen sektörünün lider kuruluşu Sektörel Fuarcılık, 24-25-26 Nisan 2013 tarihlerinde 19. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’nı (ICCI 2013) İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştiriyor.

www.icci.com.tr / haber

 

İletişim

Sektörel Fuarcilik A.Ş.

Balmumcu, Barbaros Bulvari Bahar Sk. 2/16 34349 Besiktas - ISTANBUL

Tel : +90 212 288 00 46

Fax : +90 212 211 38 50

E-mail : info@icci.com.tr

 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR