Enerjide Yeni Bakış Açısı Zamanı

DÜNYA nüfusu her geçen gün artıyor ve enerjiye olan ihtiyaç da buna paralel olarak yükseliyor.

 

ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin (EIA) tahminlerine göre, dünyada enerji tüketimi 2010 ila 2040 yılları arasında yüzde 56 büyüyecek. Yani yaklaşık yarı yarıya artacak. Artık enerjiyi geçmişin bakış açısı değil, daha temiz, daha verimli, hatta dijital altyapıyı da içeren, geleceği düşünen yeni bir bakış açısıyla düşünmenin zamanı geldi. Teknolojik gelişmeler, dijital sanayi uygulamaları ve endüstriyel internet, enerji kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlarken, bir yandan da sürdürülebilir enerji kaynaklarının kullanımını yaygınlaştırıyor.

 

İBRE YENİLENEBİLİRE KAYIYOR

Mevcut şartlarda fosil yakıtların çok da uzun olmayan bir vadede tükenmesi öngörülürken, çevreye verdikleri zarar giderek daha çok tepki çekiyor. Alternatif enerji kaynaklarının ortaya çıkması sonucu pek çok ülke de tercihini bu yönde yaparken, ilerici enerji üretimi gitgide yenilenebilir kaynaklara doğru kayıyor. Hatta geçtiğimiz yıl yenilenebilir enerjinin kömürü geçerek dünyada kurulu güç bakımından en büyük enerji kaynağı haline geldiğini açıklandı.

 

TÜRKİYE ŞANSLI

Günümüzde yenilenebilir enerji kaynakları arasında rüzgâr, güneş, jeotermal, hidroelektrik veya biokütle enerjisi öne çıkıyor. Bu konuda Türkiye’nin şanslı olduğu nokta ise bu kaynakların tamamının kullanılabileceği bir coğrafyaya sahip olması. Şu anda Türkiye’nin bütün bölgelerinde hidroelektrik enerjisi üretilebiliyor. Güneş enerjisi ise Türkiye’nin özellikle güney kesimlerinde yoğunlaşıyor. Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği enerji hedefleri arasında yenilenebilir enerji yöntemlerinin çeşitlendirilmesi ve arttırılması oldukça önemli bir yere sahip. Rüzgâr enerjisinin 2023 yılında Türkiye’de üretilen enerjiye en az 20 bin megavat (MW) katkı yapması hedefleniyor.

 

DİJİTAL ÇAĞA UYUM

Ayrıca LED kullanımı gibi enerji verimliliğini artıran yöntemlerle yine 2023 yılına kadar, 2011’e göre yüzde 20 verimlilik sağlanması da hedefler arasında. Bu hedeflere ulaşılabilmesi için yeni yatırımlar kadar, eski santrallerin yenilenerek dijital sanayi çağına ayak uydurması da büyük önem arz ediyor.

 

ŞEBEKEYE 30 MİLYAR LİRA

Öte yandan, enerjinin üretimi kadar dağıtımında da akıllı sistemler önem taşıyor. Zira enerjiyi üretim noktasından tüketim noktasına kadar taşırken, kayıplar yaşamak mümkün. Bu kayıplar ne kadar az olursa, enerji o kadar etkin biçimde tüketiciye ulaştırılmış oluyor. Türkiye’de elektrik dağıtım sektörünün özelleşmesiyle bu alana ciddi yatırımlar yapılıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, “Elektrik dağıtım sektörü 2016-2020 döneminde 18 milyar liralık yatırım yapacak. Kamu olarak bizler de Türkiye Elektrik İletim AŞ`nin (TEİAŞ) ana omurga sistemi için 12 milyar liralık yatırım yapacağız. Böylece, 30 milyar lirayı bulan bir yatırım hacmi ortaya çıkıyor” diyor.

 

YENİ ŞEBEKE SİSTEMLERİ

Türkiye’nin elektrik sistem altyapısını iyileştirmekle ilgili çalışmaların 5 yıl içinde tamamlayacaklarını kaydeden Albayrak, “Elektrik tüketimimiz 80 bin megavatı geçti. Tüketim artarken, insanımızın yaşam standardını daha iyi bir noktaya taşımak için teknik altyapı konusunda hiç bir bahane üretmeden bunu iyileştirmek zorundayız” değerlendirmesinde bulunuyor. GE gibi uluslararası firmalar da şu anda ülkemizde birçok elektrik dağıtım firmasına akıllı şebeke sistemlerini sunarak Türkiye’nin enerji verimliliğinin artmasına katkı sağlıyor. Akıllı şebekeler alanında en geniş ürün ve hizmet portföyüne sahip GE, yerelleşmiş ürünleri ile uygulamalarını Türkiye pazarının ihtiyaçlarına göre uyarlıyor.

www.hurriyet.com.tr

16.11.2016

 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR