Çevre Projelerine 50 Milyon Euro …

Birbiriyle ilintili bu iki konu, gerek Türkiye gerekse dünyanın gündeminden hiç düşmüyor. Daha uzun süre de düşeceğe benzemiyor.

Günümüzde hızlı kirlenme ve küresel ısınmaya bağlı olarak çevreyle ilgili yatırımlara çok önem veriliyor. Maalesef pek çok konuda olduğu gibi, Türkiye nin çevre karnesi de çok zayıf. Bazı öngörülere göre, Türkiye nin çevre konusunda AB standartlarına uyum sağlayabilmesi için en az 60 milyar dolarlık çevre yatırımı yapması gerekiyor.

Türkiye nin bugünkü ekonomik koşullarda bu kadar yüklü yatırımı yapması mümkün görünmüyor. Ancak çevre bilincinin her geçen arttığı ve firmaların eskiye oranla bu konuya daha duyarlı davrandığı görülüyor. Kısacası hepimiz eskiye oranla daha fazla çevreciyiz.

Firmaların yüklü çevre yatırımlarını öz kaynaklarıyla yapması oldukça zor. Oysa düşük faiz ve uzun vadelerde kredi bulma imkanları var. Bu konuda aracılığı ise TSKB (Türkiye Sınai Kalkınma Bankası) yapıyor.

Başta tekstil, plastik, enerji, otomotiv, metal, turizm, kimya ve sağlık olmak üzere tüm sektörlere finansman desteği sağlayan TSKB, önümüzdeki aylarda çevreyle ilgili yeni bir kredi dilimini yatırımcılara kullandırmaya hazırlanıyor. Bu kredinin ayrıntılarını TSKB Kurumsal Pazarlama Müdürü Funda Gürel den öğrendik...

TKSB, çevreyle ilgili olarak ne kadar kredi kullandırdı?

Biz 2002 yılından bu yana, gerek Avrupa Yatırım Bankası (AYB) gerekse Dünya Bankası (DB) fonlarından çevre konusunda kredi kullandırıyoruz. Bu alanda 5 yılda 80.5 milyon euro kredi kullandırdık. Türkiye ye bu dönemde 240 milyon euro kaynak geldi. Bunun 185 milyon euro su TSKB tarafından kullandırıldı ya da kullandırılacak.

Daha önceki yıllarda çevre kredileri verilmiyor muydu?

Veriliyordu ama, 2002 den önce "Çevre" adı altında bir kredi kalemi yoktu. Ama bir sanayi yatırımı yapıldığında, örneğin atık su yatırımı varsa bu da kredilendiriliyordu. Yani hem ana yatırım hem de çevre yatırımına kredi vermiş oluyordu. "Çevre" adı konmuş krediler 2002 yılından sonra geldi.

Bankanızın çevreyle ilgili yeni bir fon hazırlığında olduğunu biliyoruz. Yeni kaynağın tutarı ne kadar olacak?

Görüşmeler sürüyor. Ancak yeni kredinin 50 milyon euro civarında olmasını bekliyoruz.

Hangi sektörler bu krediden yararlanabilir?

Çevre kredileri genel olarak yenilenebilir enerji yatırımlarını içine alır. Kısacası çevreyi kirletmeyen yatırımları. Yenilenebilir grubuna giren yatırımları ise hidroelektrik santraller, jeotermal yatırımlar, rüzgar yatırımları, güneş enerjileri olarak saymak mümkün. Bunların hepsi temiz çevre yatırımlarını içerir.

Bunlar çok büyük yatırımlar. Küçük çaplı firmalara yönelik yatırımlardan örnekler verebilir misiniz?

Sanayide kirliliği önleyici yatırımlar söz konusu. Çimento tesislerine toz arıtma ünitelerini buna örnek verebiliriz. Kimya sektöründe faaliyet gösteren kurumların da benzer yatırımları oluyor.

Sektör fark etmez, çevre kirliğini azaltıcı bir yatırım söz konusu olduğunda herkes bu kredilerden yararlanabilir. Tüm sektörlerde arıtma söz konusu. Turizm sektöründe böyle yatırımlar var. Yenilenebilir enerjiyi vurgulamak önemli. Enerji tasarruf sağlayan, yani çevre kirliğini yatağında önleyici yatırımlar da bu gruba giriyor.

Çevre yatırımları Türkiye de hala lüks olarak görülüyor mu?

Hayır. Bu yatırımlar lüks değil. Çevreyle ilgili yatırımlar, örneğin enerji tasarrufu olarak geri dönüyor. Şirketler bu işten para da kazanabilir. İşin bir de böyle bir boyutu var.

Son dönemlerde 240 milyon euro?luk çevre kredisi kullandırılması söz konusu. Bunun 185 milyon euro suna TSKB, kalan 55 milyon euro suna da diğer bankalar aracılık ediyor kullandırılıyor.

Biz kurulduğumuzdan beri çevreye dikkat ediyoruz. Hem mevzuatı uyguluyoruz, hem de bağlı olduğumuz Avrupa Yatırım Bankası gibi bankaların kuralları var. Bunların kredi değerlendirme prosedürlerinde çevreyle ilgili bazı normlar var. Biz bütün kredilerde firmanın çevreye duyarlılığına bakarız.

TSKB den çevre kredisi alabilmek için...

Avrupa Yatırım Bankası, Alman Kalkınma Bankası ve Dünya Bankası nın Türkiye deki kredilerine aracılık eden TSKB, 50 milyon euro luk yeni bir çevre kredisi için görüşmelere başladı. Görüşmelerin eylülde sonuçlanması bekleniyor...

Öncelikle iyi bir proje olması gerekiyor. Hangi alanda çevre yatırımı yapılıyorsa projede mutlaka belirtilmesi gerekiyor. Yatırım sonrası çevreyle ilgili kriterlerde ne tür değişikliklerin olacağı da belirtilmeli. Kısacası banka iyi bir fizibilite raporu istiyor. Daha sonra bankanın çevre ve kimya mühendisleri projeleri yerinde izleyerek değerlendirmeye alıyor. Projenin fizibiletesine, ekonomi ve o şirket için anlamlı olup olmadığına, şirket içindeki bütünlüğü sağlayıp sağlamadığına bir bütün olarak bakılıyor. Bütün koşullar uygunsa yönetim kurulu kararı onaylıyor.

Çevre kredilerinde alt yada üst limit diye bir sınırlama yok. TSKB Kurumsal Pazarlama Müdürü Funda Gürel, "Firmanın kredi kaldırabildiği nokta üst limittir. Firmaya daha fazla borç verdiğiniz zaman sıkıntıya girebileceğini düşünüyorsanız o zaman vermezsiniz" diyor. Bizim firmalarımız gerçekten çevreye duyarlı mı?

Olmak zorundalar. Hem bu yatırımların ekonomik boyutunu anlarlarsa kendileri için fayda sağlarlar. Bu boyutu olmasa bile mal sattıkları ülkelerdeki firmalar da bunlara dikkat ediyor. Bir ihracatçı firmanın çevreye duyarlı olmaması düşünülemez. Örneğin, ISO 14001 kapsamında çevreyle ilgili belge almak için başvuran tek Türk bankasıyız.

Bir ara bu tür belgeler çok gündemdeydi. Hala ilgi var mı? Son dönemlerde bu tür haberlere çok rastlamıyoruz da...

Sanayide öyleydi. Almayan kalmadı. Neredeyse tüm firmalar çevre normlarına uyuyor. Finansal kurumlarda ise bu alanda çalışma yapan ve bu alanda belge alan firma yok. Biz bu yıl içerisinde bu belgeyi almak istiyoruz.

paradergi.com.tr

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR