Konutta üret, TEDAŞ’a sat dönemi

 

Tekstilci Aydınlı Grubu, güneş enerjisi panelleriyle donattığı Solarkent projesinden saatte 550 bin kilovat elektrik üretecek. Ürettiği elektriği devlete de 0.49 avro sent bedelle satacak olan Grup, kent sakinlerine elektriği bedavaya verecek.

 

Pierre Cardin, Cacharel, U.S. Polo, Becon gibi lüks giyim markaları Türkiye ve yakın coğrafyaya pazarlayan tekstilci Aydınlı Grubu, inşaat sektörüne ses getirecek bir projeyle girdi. Açılışına enerji bakanının da katıldığı Solarkent, toplu konut projesi olmasının yanında aynı zamanda bir enerji santrali olacak. 4500 metrekarelik açık otoparkın üzerini güneş enerjisi panelleriyle kapatacak olan Aydınlı Grubu, yatırımı 2 milyon avrodan fazlaya mal olan bu santralden saatte 550 bin kilovat enerji üretecek. Mülkiyeti tamamen Solarkent’in olacak enerji santralinin ürettiği elektrik, yenilenebilir enerji üretimine getirilen teşvik sayesinde devlete kilovatı 0.49 avro sentten satılacak. TEDAŞ ise satın aldığı bu enerjinin karşılığında Solarkent sakinlerine kilovatı 0.28 avro sentten elektrik verecek. Böylece Solarkent’in ürettiği elektrik yılda 780 bin kilovat/saatlik dev bir santralin kapasitesine eşit hale gelecek. Projenin üreticisi Aydınlı Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Kavurmacı, Taraf’a projenin detaylarını anlattı.

 

Dubaili Kasımilerle yakın diyalog …

70 milyon liraya mal olan yatırım, tümüyle Aydınlı Grubu’nun öz sermayesi ile finanse edilmiş. Bir ara gündeme gelen Dubaili milyarder Kasımi ailesinin temsilcisi Musab Kasımi’nin “Aydınlı Grubu ile ortaklık imkânlarını tartışıyoruz” sözlerini hatırlattığımız Kavurmacı bize şöyle cevap veriyor: “O aile bizim aşağı yukarı 30-35 yıldır tanıdığımız bir aile. Dubai’de ikamet ediyorlar ve orada çeşitli faaliyetleri var. Şu ana kadar herhangi bir ortaklığımız olmadı. Fakat onların İstanbul’da gayrimenkul geliştirme üzerine birçok arayışları var. Bize de bu konuda danışıyorlar. Başlangıç için 50 milyon dolar gibi bir bütçeleri var. Daha sonra şartlara göre bu bütçeyi arttırabileceklerini söylediler. Şu anda somutlaşmış ortak bir projemiz yok. Onlarla daha büyük çaplı bir proje yapabiliriz.”

 

78 konut peşin satıldı …

Solarkent Projesi’nin daha ilk kampanya döneminde yüzde 30’luk bir satış rakamına ulaştığını hatırlatan Kavurmacı, satışların yüzde 30’unun peşin olarak yapıldığı bilgisini verdi. Buna göre 866 konutun 260’ı satılmış durumda ve bu konutların 78’inin satışı da peşin parayla gerçekleşmiş. Yani parası olan konut yatırımcısı bu projeye kriz dinlemeden, çok basit hesapla 15 milyon liraya yakın peşin para yatırmış durumda.

 

Projeyi tasarlarken enerji yasasının çıkacağı, devletin güneş enerjisi üretimine teşvik vereceği gibi bir durum olmadığının altını çizenKavurmacı, projeye başladıktan sonra yenilenebilir enerji kaynaklarının teşvik edilmesinin gündeme geldiğini belirtiyor. Kavurmacı, projenin başlamasıyla birlikte kendilerine çok fazla tedarikçi talebi geldiğinden de bahsediyor: “Herkes birilerini araya sokup bir şekilde bize mal satmaya çalışıyor veya gelip taşeronluk yapmaya çalışıyor. Eskiden vinç bulamazdınız, bulsanız bile pazarlık edemezdiniz. Şimdi tam tersi. Herkes pazarlığa son derece açık. Bu da tüketicinin cebine yansıyacak.”

 

Aydınlı Grubu, ilk projenin başarılı bir şekilde yürümesinin ardından “inşaatta devam” kararı almış. Kavurmacı “Yine İstanbul içerisinde daha merkezi lokasyonlarda, yine bir konut veya ofis projesi konusunda çalışmalarımız sürecek. Şu anda ‘Başlıyoruz’ diyebileceğimiz bir şey yok. Çok teklif geliyor. Herkes arsamı satayım, arsamı kat karşılığı vereyim diye peşimizde koşuyor. Uygulamacı çok azaldı. Eskiden arsası olan projeyi kendisi üretiyordu. Onların hepsi elimine oldu” diyor.

 

Çantacılar varsa enerjiye girmeyiz …

Aydınlı Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kavurmacı, enerji sektörüne yatırım yapmamalarının nedeni olarak ‘çantacı’ olarak tanımlanan kesimi gösteriyor : “Siz bir HES santrali için proje hazırlayıp Enerji Bakanlığı’na götürüyorsunuz. O proje askıya çıkarılıyor. Sonra sizin ürettiğiniz projeye herkes talip olabiliyor. Bunun da, sırf işleri askıya çıkan enerji projelerini toplamak olan takipçileri var. Devlet Su İşleri askıya çıkan lisansı ihaleye çıkarıyor. Yüksek teklifi verenin elinde kalıyor. Takipçiler bunları topluyor. Kendileri yatırımcı değil. Üç beş projeyi toplayıp firmalara gidiyor ve pazarlıyor. Bu da doğrudan yatırımcıları ürkütüyor. Bugüne kadar bu projelere girmememizin sebebi buydu. Şu anda yasal bir çalışma var. Sanırım ölçekler yükseltilecek. 3-5 megavatlık lisanslar yerine blok ihalelere çıkılacak. Rekabet olsun ama çantacılık olmasın. O zaman biz de gireriz.”

tarafgazetesi.com.tr / 23 Haziran 2009

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR