İklim konferanslarıyla boşa kürek mi çekiliyor ?
Art arda düzenlenen iklim konferanslarının aslında pek de bir yararı olmadığını savunanlar da var. Bunlardan biri de Danimarkalı entelektüel Björn Lomborg.
Kopenhag Konsensus Merkezi nin başkanı Danimarkalı Björn Lomborg ve ekibinin hedefi, çevre koruması için ayrılmış bütçeyle “insanlık ve dünya için” en iyi olanın gerçekleştirebilmesi. Lomborg bu amaçla düzenlenen iklim konferanslarınınsa bu hedef için yeterli olmadığı görüşünde. Lomborg, 2001 yılında yayımlanan kitabı "Verdens sande tilstand", yani "Kuşkucu Çevreci" adlı kitabında, sorunlar hakkında konuşmanın önemli olduğunu, ancak konferanslarda sadece karbondioksit salınımının kısıtlanması üzerine yoğunlaşıldığını, bununsa görüş birliğine varılmasını zorlaştırdığını belirtiyor.
Lomborg a göre sadece bu konuya odaklanılması yerine küresel ısınmayı yavaşlatacak tekniklerin bulunmasına yatırım yapılması gerekiyor. Lomborg, organizasyonlarının bu amaçla hızlı etki edecek ve hesaplı çözümleri araştırdığını kaydediyor: "Jeo-mühendislik konusunu dikkate almadığımız sürece, kısa ve orta vadede ısıdaki yükselmeyi durdurmamızın mümkün olmadığını kabul etmemiz gerekiyor. Bunun için, örneğin Dünya yı soğutmak amacıyla atmosfere tuz tanecikleri göndererek yapay bulutlar oluşturmalıyız. Bu yöntem ısı fazlasının bir bölümünü geri yansıtabilir. Gayet hesaplı bir uygulama ve önümüzdeki 100 yılda yaşanacak küresel ısınmayı önleyebilme imkânı var."
Yeterli araştırma yok
Ancak bu tip yöntemler üzerinde henüz yeterli araştırma olmadığı için, uzun vadede gezegenimize yapacağı etkiler hâlâ tartışılıyor. Lomborg un organizasyonunun başka bir önerisiyse ülkelerin sürekli olarak sera gazı salınımının kısıtlanması üzerine konuşmayı bırakıp bir an önce bu konuda harekete geçmeleri: "Karbondioksit salınımını düşürmek için neler yapabiliriz? Çevreci enerji teknolojilerinin ucuzlaması gerekiyor. Bu nedenle ikinci öneri güneş panellerinin, rüzgâr türbinlerinin daha hesaplı hale getirilmesi…"
Dünya İklim Zirvesi ne katılacak olan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Moon ve diğer yüksek düzey yetkililerin bu fikre katılmaları muhtemel. Ancak bu tip teknolojilerin daha hesaplı hale getirilmesi pek de kolay değil.
Gözden kaçırılan nokta
Diğer yandan küresel ısınmanın etkileri şimdiden birçok bölgede yoğun bir şekilde hissediliyor. Bu durum özellikle az gelişmiş ülkeleri etkiliyor. Lomborg, bu ülkelere gıda güvenliği veya temiz su sağlanması adına yapılan mali yardımlara temelde karşı olmadığını, ancak burada gözden kaçırılan çok önemli bir nokta bulunduğunu belirtiyor.
Lomborg a göre bu ülkelerin yaşadıkları sorunların tek sebebi küresel ısınma değil: "Birçok kişinin sadece küresel ısınma üzerine yoğunlaşması ve tüm parayı bunun engellenmesine yatırmak istemeleri beni endişelendiriyor. Bangladeş ve Myanmar da yaşanan temel problem, su seviyesinin gelecekte ne kadar yükselecek olması değil; bu ülkelerin çok yoksul olmasından dolayı, su baskınlarıyla mücadele edebilecek durumda olmamaları. Olay, bu bölgeleri önümüzdeki 100 yıl içinde iklim değişikliğine hazır hale getirmek değil. Olay, bugün bu ülkelerin iklim olaylarına karşı yaşadıkları savunmasızlığın önüne geçmek …"
Metotlar ve öncelikler değiştirilmeli
Organizasyon, her fırsatta küresel ısınmanın yanında sağlık, gıda güvenliği ve temiz içme suyu sağlanması gibi konuların önemine dikkat çekiyor. Ayrıca sürdürülebilir kalkınmaya yapılan yatırımları da destekliyor. Björn Lomborg ve ekibi sadece bu konudaki metotların ve önceliklerin değiştirilmesi gerektiği görüşünde.
New York ta yapılacak zirvenin ve diğer iklim konferanslarının, Lomborg ve organizasyonunun hedeflediği gibi "insanlık ve dünya için en iyi olan" konusunda bir uzlaşmaya varılmasına yardımcı olup olamayacaklarınıysa zaman gösterecek.
www.dw-world.de / dünya / 22 Eylül 2009