Eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı M. Hilmi Güler, Türkiye nin son 8 yılda enerji alanında dev adımlar attığını belirterek, "Enerjide Türkiye nin zihniyetini değiştirdik, artık daha ileriyi, daha yükseği ve daha iyisini düşünüyoruz" dedi.

2002 yılında göreve geldiğinde yolsuzluklarla anılan bir bakanlık devraldıklarını, hatta elektriğin bile Bulgaristan dan alındığını belirten M. Hilmi Güler, tüm riskleri alarak bu tabloyu tersine çevirdiklerini belirtti. Güler, "Bakanlık görevine başladığımda Türkiye nin elektriği yetmiyordu, Bulgaristan dan elektrik alıyorduk. Buna hemen son verdim. Başlattığım projelerle ülkemiz elektrik alan değil dışarı elektrik satan bir ülke haline geldi. Her yer şimdi ışıl ışıl. Dönemimde başlattığımız rüzgar santrallerinin, hidroelektrik santrallerinin (HES) açılışları peş peşe yapılıyor. Bunlar birer devrim. Bizden önce rüzgarlar boşa esiyor, sular boşa akıyordu. Tüm bu işler kolay olmadı. Riskler almaktan çekinmedim. Mesela bir Uzan olayı, ÇEAŞ, KEPEZ olayını gerçekleştirdik. Ruslarla yapılan Trusgaz anlaşmasını bozarak ülkemizi aldanmışlık duygusundan kurtardık. Başka ülkelerde doğalgaz kesintileri oldu, bizde ise yaptığımız ve başlattığımız yeraltı depoları ile ülkemiz bu sıkıntıyı hiç çekmedi. Yoksa hükümetler bile giderdi. Doğalgazı kullanan il sayımız 5 iken 65 e çıkardık. Yaptığımız dev petrol ve doğalgaz boru hatlarına, barajlara, uluslararası projelere hiç girmek istemiyorum. Onlar başlı başına, uzun uzun anlatılacak projeler" diye konuştu.

"YATIRIMCI SAYISI 30 DAN 3 BİN E ÇIKTI"

Yine Bakanlığı döneminde Türkiye nin enerji koridoru olmasına büyük katkıda bulunduklarını vurgulayan Güler, Türkiye yi yenilenebilir enerji ile tanıştırdıklarını, su, rüzgar, güneş, rüzgar türbinleri ile ülkeyi dış bağımlılıktan kurtarmak için adeta bir kurtuluş savaşı başlattıklarını söyledi. Nabucco, Bakü-Ceyhan-Tiflis (BTC) boru hattı projelerinin Türkiye yi enerji merkezi haline getirdiğini de kaydeden Güler, "En önemlisi iş dünyası enerji sektörüyle tanıştı. Şimdi kiminle konuşsanız ya rüzgar enerjisi ya HES ler ya da jeotermal yatırımlarıyla uğraşıyor. Enerji yatırımcılarının sayısını 30 dan 3 bine çıkardık. Güneş enerjisi ile bu yatırımcı sayısı 3 milyona çıkacak. Üstelik tüm bu yatırımlar, devlete bir kuruş parasal bir yük getirmeden hep özel sektöre yaptırılıyor. Oralara harcanacak paralar okullara, bölünmüş yollara harcandı. Yani biz enerji üretim yatırımlarında devlete yük olmadık. Bunu çok kişi bilmez. Bizden önce sorunları ile tartışılan, yolsuzluk davaları ile hatırlanan bir Bakanlığı dev projelerle hatırlanan bir Bakanlık haline getirdik. Küllerinden konseptleriyle doğan yepyeni bir bakanlık yaptık. Türkiye nin enerji zihniyetini değiştirdik. Şimdi artık daha ileriyi, daha yükseği ve daha iyisini düşünüyoruz" şeklinde konuştu.

İHA / Ordu

19.01.2011