Almanya da uzun yıllar çalışıp Türkiye ye dönen Kemal Kara, yüksek gelen elektrik faturalarından bıkınca, oturduğu apartmanın çatısına rüzgar gülü sistemi kurarak elektrik üretmeye başladı. 2 yıl önce emekli olan ve yılın 6 ayını Adana’da, 6 ayını ise Almanya’da geçirmeye başlayan Kara,  Almanya’ya oranla elektrik giderinin Türkiye’de daha fazla olduğunu fark edince bir çözüm yolu aradı. Ayda 100 lira elektrik faturası ödemek yerine oturduğu apartmanın çatısına da ’rüzgar gülü’ sistemi kuran Kara, evin içine yerleştirdiği 6 adet akü ile kendi ürettiği enerjiyi depoladı ve bir invertör ile prizlere verdi. Almanya’nın bir çok yerinde ’rüzgar gülü’ ve ’güneş paneli’ gibi yenilenebilir enerjiden elektrik üretimi olduğunu belirten Kara "Evimin balkonunda güneş paneli var, bu panel yardımıyla da elektrik üretebiliyorum. Güneşin olmadığı günlerde ise rüzgar gülü sistemini kurdum. Evim göl kenarında, önü açık bundan faydalanmak istedim. Gecesi gündüzü yok, sürekli rüzgar olduğu için elektrik üretimi oluyor.”diyor. Kara’nın eskiden 100 lira gelen elektrik faturasının şimdi ayda ortalama 25 liraya düşmüş. Bu somut bir örnek…

 

Avrupa Birliği, 4 Şubat ta Brüksel de AB liderlerinin katılımı ile gerçekleştirilecek olan Enerji Zirvesi öncesi Avrupa nın 2050 enerji geleceğini gözden geçiriyor. Sanayi ve ticaret odaları, profesyoneller, akademisyenler ile çevre örgütlerini kapsayan 200 den fazla kurum Avrupa ya yenilenebilir enerji çağrısında bulunan bir bildiye imza attı. Bildiriyle, Avrupa nın 2050 enerji politikasının yüzde 100 yenilenebilir hedefini kapsamasına dair çağrıda bulunuldu. Bildiride “Sadece ekonomik gerileme değil, iklim değişikliğinin getirdiği zorunluluklar, artan fosil yakıt fiyatları Avrupa nın özellikle yenilenebilir enerjiye dayalı sürdürülebilir çözümler geliştirmesinin aciliyetini ortaya koyuyor” denildi.

 

İspanya Yenilenebilir Enerji Derneği Başkanı Javier García Breva yüzde 100 yenilenebilir enerji hedefinin gerçekleştirilmesi için öncelikle yenilenebilir teknolojilerinin büyümesi konusunun ele alınması gerektiğini söylerken, Greenpeace Ispanya Genel Direktörü Miren Gutierrez "Geleceğimiz için ne istediğimize karar vermemiz gereken an geldi. Bir tarafta belirsizliğe, tahribata ve iklim değişimine yol açan ve bize hakim olan kirli enerji, diğer tarafta ise istikrar, sürdürülebilirlilik, güvenlik ve kalkınma anlamına gelen yenilenebilir enerji var" dedi.

 

ABD de ise Reuters in haberine göre Obama’nın 2035’e kadar ülke elektriğinin yüzde 80’inin temiz enerji kaynaklarından sağlanması hedefi için, yeni bütçede temiz enerjilere 8 milyar dolarlık kaynak ayıracağı öngörülüyor. Kongre de yenilenebilir enerji alanındaki büyümenin bir zorunluluk olduğuna işaret eden Obama, biyomedikal araştırma, bilgi teknolojileri ve özellikle temiz enerji teknolojilerine yatırım yapacaklarını kaydederek, “Bu alandaki yatırımlar, hem güvenliğimizi güçlendirecek hem dünyamızı koruyacak hem de sayısız iş fırsatı yaratacak... Daha fazla araştırma ve destek ile biyoyakıtlar sayesinde petrole bağımlılığımızı azaltabilir ve 2015 yılında yollarında 1 milyon elektrikli araç olan ilk ülke olabiliriz. Kongre ye çağrım; geçmişin enerjisini desteklemek yerine geleceğin enerjisine yatırım yapmak" dedi.

 

Tesco Kipa 2050 yılında sıfır karbon üreten bir şirket olmayı hedeflediklerini ve bu hedefi tüm mağazalarında kullanacaklarını açıkladı. Küresel sıcaklık artışını 2 santigrat derecenin altında tutmak için gelişmiş ülkelerdeki karbon salımlarının 2050 yılına kadar yüzde 80 azaltmak gerektiğinden yola çıkarak, 4 yıl içinde salımları yüzde 30 oranında azaltmayı başardıklarını, bunun 40 bin aracın trafikten çekilmesine denk geldiğini, enerji tasarruflu teknolojiler, doğal gün ışığı ve güneş panellerinin kullanıldığı çevre dostu 22 mağaza inşa ettiklerini açıkladı. Umarız diğer şirketler de benzer açıklamalarla gelir, ama daha önemlisi bu taahütler yerine gelir.

www.acikradyo.com.tr

28 Ocak 2011

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR