Yeşil lojistik ve geri dönüş lojistiği …

Üzerinde yaşadığımız dünyamızın hızla çölleşmesini, buzulların erimesini, içinde yaşadığımız atmosferin hızla kirlenmesini, ekolojik dengenin bozulmasını bir sinema salonunda, rahat koltuklarımızda oturuyormuşçasına izliyoruz. Sanki birleri bize gelecekte olabilecekleri sanal ortamda karşımıza getiriyorlar. Film bitince ışıklar yanınca, kapıdan dışarı çıkınca karşılaşacağımız başka bir dünya olacakmışçasına duyarsızız.

 

Tüketim kirlenmenin birinci nedenidir. Tükettiğimiz için kirletiyoruz. Tüketim için üretim yapmak zorundayız, ürettiğimiz için kirletiyoruz. Ürettiğimizi tüketime taşımamız gerekiyor, mevsimsellik nedeniyle depolamamız şart. Lojistik de bu nedenle çevresel kirlenmede devrede.

 

Geri dönüşlü malzemelerin kullanılması, çöp değerlendirme merkezleri, fosil yakıtlara bağımlılığın azaltılması, yenilenebilir kaynakların teşvik edilmesi tüketim alanındaki tedbirlerden bazıları. Tüketiciler bu konuda bilinçleniyor, örgütleniyor ve tedbirler alıyorlar. Üretimde de benzer çalışmalar var. Çevreyi kirletmeyecek hammadde ve üretim teknikleri teşvik ediliyor, üretim çevrenin kontrolü altına giriyor. Sırada Lojistik var artık. Lojistiğin de çevrede yarattığı olumsuz etkisini “yeşil lojistik” olarak çözmeye çalışıyoruz.

 

Yapabileceğimiz ilk şey “ carbon foot print ” dediğimiz karbon dioksit çıkışını azaltmak olacaktır. Bunun için kaliteli yakıt kullanılması, araç bakımlarının düzgün yapılması, eski model motorların devreden çıkartılması, araçların rölantide çalışmasının önlenmesi, taşımaların tam dolu araçlarla yapılması, taşımanın kara yolundan deniz ve demir yoluna aktarılması için intermodal taşımanın desteklenmesi, atık yağların malzemelerin yakılmadan imhası gibi tedbirler alınmakta. Kargo dağıtıcı kuruluşlar artık güneş enerjisi veya elektrikle çalışan şehir içi dağıtım araçları siparişi vermekteler. ABD de başlayan bu uygulama gelecekte şehir içinde düşük trafik hızından dolayı fazla yakıt tüketilmesine de bir çözüm olacaktır.

 

Depolarımızın çatılarını da güneş enerjisiyle elektrik üretebilecek alanlar olarak kullanmaya başladık. Isıtmada, aydınlatmada, forklift şarjında kendi ürettiğimiz çevre dostu güneş enerjisini kullanabiliyoruz artık. Çatılara yağan yağmur suyunu yer altı depolarında toplayarak çevre temizliğinde hatta bahçe düzenlemesinde değerlendirme olanağımız var.

 

Çevreye olumsuz etkisi olan bir diğer operasyon da malzeme geri dönüşleri. Maliyeti arttıran, gereksiz taşımaya yol açan, düşük kapasiteyle çalışılan, geri dönüşlerin azalması için yerinde yeniden kullanılabilen ambalaj malzemelerinin kullanılması, koruyucu taşıma yöntemleriyle ürün raf ömürlerinin uzatılması planlanmakta.

 

Küresel lojistik şirketler “ yeşil lojistik ”, “ sürdürebilir çevre koruma ”, “ sosyal sorumluluk ” gibi mesajlarla, herhangi bir müşteri baskısı olmadan küresel kirlenmenin engellenmesine destek olmaktalar. Şu anda bir pazarlama aracı olarak kullanılan ve kurumsal hedefler içinde görünen yeşil lojistik çalışmaları, yakında Birleşmiş Milletlerin başlatmasıyla, devletlerin kanunlarıyla ve tüketicinin baskısıyla zorunlu hale gelecektir. Ülkemizde de lojistik sektöründe çalışan tüm kurumların bir gün karbon ayak izlerini azaltmayı düşünmeye başlamalarının zamanı gelmektedir. Gelecekte yapmak zorunda kalacağımız bu çalışmayı, bu günden öğrenmek ve planlamak zorundayız.

dunyagazetesi.com.tr / haber / 18 Hazirzan 2009

-.-

www.normenerji.com.tr

www.solar-bazaar.com

www.solar-santral.com

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR