Türkiye’deki enerji açığını gören Şenöz Dış Ticaret Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Operasyon Müdürü Burak Şenöz, TURKWATT ve TURKSUN markalarıyla Türkiye’nin birçok bölgesinde bayilikler kurarak sürdürülebilir enerjide geleceğe yatırım yapıyor. Rüzgâr enerjisinde Güney Marmara Bölgesinin oldukça zengin olduğunu söyleyen Şenöz, Bursa’da yılda 298 gün güneş olmasının değerlendirilmesi gereken bir avantaj olduğunu dile getiriyor.

 

Tüm dünyada artan enerji ihtiyacı ve buna bağlı olarak ülkemizdeki ciddi enerji açığı, ALTERNATİF  çözüm arayışlarının yoğunlaşmasına olanak sağlıyor. Türkiye’nin dışa bağımlı enerji politikası gereği maliyetlerin sürekli arttığı ülkemizde, sürdürülebilir enerji yatırımları geleceğe yönelik umutlar veriyor. Rüzgâr ve güneş enerjisinde ülkemizin oldukça zengin bir potansiyele sahip olduğunu gören Şenöz Dış Ticaret Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Operasyon Müdürü Burak Şenöz, yaklaşık 2 yıldır yaptığı Ar-Ge çalışmaları sonunda TURKWATT ve TURKSUN markalarıyla geleceğe yatırım yaptıklarını belirtiyor. Bursa’da faaliyette olan TURKWATT ve TURKSUN, markalaşma çalışmalarını hız verirken Türkiye’nin birçok bölgesinde bayilik yatırımlarını artıyor.

 

Tam olarak yaptığınız işi anlatabilir misiniz ?

Burak Şenöz: TURKWATT ve TURKSUN’un portföyünde rüzgâr türbinleri ve solar sistemler bulunuyor. Şu an için megavatlık işler yapmıyoruz. Küçük ve orta ölçekli ailelerin evlerinde, fabrikalarında kullanabilecekleri, kurulumları en fazla bir gün alan cihazlar üzerinde duruyoruz. İsterlerse şebekelerine bağlı (On-Grid), isterlerse aküye bağlı (Off –Grid) iki tane sistem kuruyoruz. Yeni çıkacak enerji kanunu ile birlikte, rüzgâr türbini ve solar sistemi yatırımları teşvik edilirken, bireysel veya kurumsal tüm kullanıcılar, ürettikleri elektriğin fazlasını devlete satabilecek. Bu teşvik, yapılacak yatırımların amortisman süresini de 10 yıldan 5-6 senelere düşürecek.

 

Bu ürünleri kendiniz mi üretiyorsunuz ?

Ürünlerimizi Almanya, İspanya, Tunus, Hindistan ve Çin’den getiriyoruz. KOD Mühendislik Bursa’daki çözüm ortağımız. Teknik altyapımız çok sağlam. 3 çevre mühendisi, 1 elektrik-elektronik mühendisimiz, KOD Mühendislik bünyesinde de 14’e yakın çeşitli dallarda mühendisler bulunmakta. KOD Mühendislik ürünlerimizi alıp, tüm işlerin projelendirme halini bitiriyor. İthalat, yerinde teslim ya da sadece depo teslimi olarak çalışıyoruz. 400 watt’lık tekne tipi rüzgâr türbinlerinden 1 kw, 2, 3, 5, 10, 15, 25 kw’a kadar enerji üreten rüzgâr türbinlerimiz var. Ayrıca 5 watttan megavata kadar çıkabilecek olan solar panel sistemlerimiz var. Bu sistemler, güneşten aldığı enerjiyi içerisinde toplayarak potansiyel enerjiyi kinetik enerjiye çevirir. Ayrıca CE ve TÜV belgeli ürünlerimizin arkasındayız. 2 yıl garantimiz var.

 

Türkiye’de son yıllarda dikkat çeken bir sektör değil mi ?

Bu teknolojiyi çok fazla bilen yok, anlatmaya çalışıyoruz. Birkaç ay sonra üniversitelerde paneller düzenlemeyi düşünüyoruz. Enerji verimliliği, ürünlerin ne olduğu, ne işe yaradığı, ne kadar zamanda kurulduğu, nasıl kullanılacağını insanlara göstermek lazım. İnanılmaz bir potansiyel yaşanacak yakın zamanda. Özellikle güneş konusunda. Rüzgâr türbinleri zaten aldı başını gidiyor. Yakın zamanda bütün her yerde yüzlerce, binlerce rüzgâr türbinleri göreceksiniz. Ciddi potansiyel cihazlar bunlar. Nereden bakarsanız bir şehrin elektriğini karşılayabilecek ve yetebilecek çok düzgün yatırımlar var Avrupa’da. Hollanda, Danimarka, Norveç, Almanya, Çin, Japonya bunlar hepsi kullanan ülkeler.

 

“400 watt’lık tekne tipi rüzgâr türbinlerinden 1 kw, 2, 3, 5, 10, 15, 25 kw’a kadar enerji üreten rüzgâr türbinlerimiz var. Ayrıca 5 watttan megavata kadar çıkabilecek olan solar panel sistemlerimiz var. Bu sistemler, güneşten aldığı enerjiyi içerisinde toplayarak potansiyel enerjiyi kinetik enerjiye çevirir.”

 

En çok nereden sipariş alıyorsunuz ?

Türkiye’nin farklı farklı yerlerinden, Hatay’dan tutun Antalya’ya, Zonguldak’tan Keşan’a kadar bütün enerji işlerini projelendiriyoruz. Rüzgâr türbinleri ve güneş panellerinde, bugün isterlerse depo teslimi, isterlerse yer teslimi yapıyoruz. Fiyatlar buna göre değişiyor. Şu an biraz pahalı. Ama 1-2 yıl sonra bu ürünler çok ucuzlayacak ve yeni çıkacak yasa ile beraber yapmış olduğunuz yatırım maliyetleri de düşmüş olacak. Küçük bir sistem bin 300 dolardan başlıyor 55 bin dolar ve üzerine kadar devam ediyor.

 

Sektördeki en büyük sorununuz nedir ?

Enerjiye para bağlanmak istenmiyor. Devletin bir şekilde yasayı çabuk tamamlayıp, düzgün bir altyapı sağlaması gerekiyor. Düzgün adamlarla bu işi yaparlarsa, bu işi bilen adamlarla yaparlarsa inanın Türkiye gerçekten ciddi anlamda para kazanmaya başlar. Güneş, rüzgâr ve suyumuz Türkiye’ye yeter de artar bile. Yeni Enerji Bakanımız bu konuda heyecanlı. İnşallah düzgün bir altyapı kurar, düzgün bir yasa çıkartır ve biz de düzgün bir altyapı sağlarız. Çünkü gerçekten Türkiye’nin geleceği, enerjisini iyi kullanmaktan geçiyor. Gelecekte çocuklarımıza iyi bir gelecek; para bırakacaksak, bu enerjinin ve paranın Türkiye içerisinde kalmasından geçecektir. İhracat da güzel, üretmek de güzel ama firmaların en büyük gideri enerjidir, doğalgazdır, elektriktir. Yurtdışında daha önce bizden elektrik alınırken, biz doğalgazdan elektrik üretmeye, yaratmaya çalışıyoruz. Birçok doğal kaynaklarımızı kullanmayı halen beceremiyoruz.

 

Türkiye’nin farklı şehirlerine ulaşıyorsunuz, nasıl bir tepki var; ilgi anlamında bir yükselme olduğunu söyleyebilir misiniz ?

Bursa’da çok fazla ilgi var. Antalya, Hatay, Adana’ya kadar bu sisteme yoğun bir ilgi bulunmakta. Bu aralar Karadeniz Bölgesi de başladı. Oralarda rüzgâr olduğu için sahil kenarlarındaki insanlar evlerine kurmak istiyorlar. Şu an için evler, fabrikalar, park ve bahçeler, tarımla uğraşan firmalar ciddi potansiyeli olan müşterilerimiz. Bursa’da pek çok büyük firma şu anda bizden proje istiyor ve şu an bu projeleri ücretsiz hazırlıyoruz.

 

“Kendi elektriğimizi üretmek enerji maliyetlerini düşürdüğü gibi, para kazanmak ve aynı zamanda ülkemizin dış enerji açığını kapamada katkıda bulunmak için de önemli bir yatırım aracı. Dünyamızın içinde bulunduğu küresel ısınmaya sebep olan birtakım zararlı atıklar, geleceğimizi etkileyeceği gibi çocuklarımızın yarınlarına da büyük zararlar verecek.”

 

Türkiye’de hedeflediğiniz konum nedir ?

Hedefimiz Türkiye’de marka olmak. Bu sektör içerisinde marka olan ve markaya yatırım yapan yok. Bizim bugün panellerimizin arkasında, kullandığımız cihazların üzerinden, bitirmiş olduğumuz işlerinin arkasına attığımız imzaya kadar mutlaka TURKSUN ve TURKSUN markalarını görürsünüz. Yurtdışında üretilen üretimler, stickerler, baskılar, logolar yaklaşık 1 buçuk yıldan beri uğraşılan bir sistem. En sonunda oturdu. Artık firmamız biliniyor. Sıkıntısız halde Türkiye pazarına ürünlerimizi satıyoruz. Tabii inşallah bundan sonraki zamanda devlet de bu yasalarımızı çıkartır ve bizler de yolumuza devam ederiz. Projelerin beklemesindeki en büyük sebep yasanın çıkmaması. Şu an küçük işlere yöneliyoruz. Ama büyük projelerde, 300-400 kw’lık sistemlerde ciddi yatırım maliyetleri olduğu için tabii insanlar da bu sefer ‘en uygun ALTERNATİF yatırımı çıkar, teşvik çıksın, biz de yatırım teşviği alalım, projemizi size yaptıralım’ diyorlar.

 

En önemli projenizi öğrenebilir miyiz peki ?

Şu an Irak’taki otoyollarının yol aydınlatmalarının solar sistemlerle yapılması ile ilgili bir projemiz var. Bin 500-2000 lambanın tamamının TURKSUN olması için çabalıyoruz. Aydınlatmaların TURKSUN’un panelleri ile yapılması gündemde. Örnek aydınlatma lambaları hazırladık. Irak’taki işadamları önümüzdeki günlerde gelecek ve görüşeceğiz. Çok ciddi bir proje bu bizim için. Hatta Türkiye’nin de yapması gereken bir proje.

 

Son olarak yenilebilir enerji kaynaklarını kullanmanın ne gibi avantajları var ? Niçin tercih edilmeli ?

Yenilebilir enerji kaynaklarını kullananlar bundan sonra çevreye zarar vermeyecekler. Bundan sonra kolay kolay ceplerinden enerji parası çıkmayacak. Kendi elektriğimizi üretmek enerji maliyetlerini düşürdüğü gibi, para kazanmak ve aynı zamanda ülkemizin dış enerji açığını kapamada katkıda bulunmak için de önemli bir yatırım aracı. Dünyamızın içinde bulunduğu küresel ısınmaya sebep olan birtakım zararlı atıklar, geleceğimizi etkileyeceği gibi çocuklarımızın yarınlarına da büyük zararlar verecek. Bunu engellemek hepimizin sosyal sorumluluğu.

Haluk Kürşad KOPUZLU / Best Dergisi / Ağustos 2010

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR